SPOR

Ali Koç'tan Süper Kupa öncesi açıklama: İsyanın ilk adımını atıyoruz

Fenerbahçe'de Başkan Ali Koç, maç öncesi sarı-lacivertli takımın kamp yaptığı otelde basın toplantısı düzenledi. Ali Koç, Galatasaray ile oynanacak Süper Kupa finali öncesinde açıklamalarda bulundu

Galatasaray ile oynanacak Süper Kupa finaline U19 Takımı ile çıkma kararı alan Fenerbahçe'de Başkan Ali Koç, maç öncesi sarı-lacivertli takımın kamp yaptığı otelde basın toplantısı düzenledi. Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Galatasaray ile oynanacak Süper Kupa finali öncesinde açıklamalarda bulundu.

Ali Koç, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Bugün İslam Çupi'nin sözlerini hatırlamanın tam da günüdür. Geldiğimiz nokta itibarıyla Fenerbahçe Spor Kulübü; yüzde 50-50 şansı olan bir Süper Kupa müsabakasına A takımını getirmeyip, kupa şansını zayıflatmış, bunu da inandığı ilkeler, değerler ve uğradığı haksızlıklara isyan etme noktasına geldiği için yapmıştır."

"Şunu bilmenizi çok iyi isterim, yaşadığımız haksızlıklar. Terör örgütünün kurduğu kumpaslar, futbol takımımıza yapılan suikast girişim, son deplasman maçımızda futbolcularımıza yapılan linç teşebbüsü, zorbalıkla çalınan şampiyonluklarımız... Suikast girişiminin halen faili meçhul kalması. O zamanın yönetimi de bir müddet ligden çekilmeyi istemişti, devletin en önemli kademelerinden, teminatlar verilip 'merak etmeyin, suçluları bulacağız' deyip maçlara devam edildi. Aradan 9 sene geçti. Hala ilerleme yok."

"İSYANIN İLK ADIMINI ATIYORUZ"

"Bu listeyi çoğaltabiliriz. Bütün bu garip olayların, anormalliklerin, hepsinin tek bir kulübün başına gelmesi, olayların sıradanlaştırılması, Fenerbahçe Spor Kulübü'nü isyan edecek noktaya gelmiştir. Bu nedenle bunun ilk adımını, bugün stemeden de olsa, değerli şehrimiz Şanlıurfa'da atıyoruz."

"KÖTÜLÜK YAPANLAR ARSIZLAŞTI"

"Kötülüklerin, kötülüğün tarifi hiçbir alanda futbol alanında olduğu kadar somut, delilli ve gerçek olmamıştır. Bu gidişata son verilmediği için kötülükler, kötülük yapanlar arsızlaşmış, beden bulmuş ve artarak devam etmiştir. Fenerbahçe taraftarı bugünkü cümlelerimi dikkatle dinlesin. Sebebini söyleyeceğim."

"TEPKİMİZ SADECE MAÇ TARİHİNE DEĞİL"

"Garip, şaibeli, pek çok soru işaretine mahal verecek sürecin kazananı da bellidir. Bizim bugünkü tepkimiz, Süper Kupa'daki duruşumuzun sadece maçın tarihiyle ya da son deplasman maçımızda yaşadıklarımızla ilgili değildir. Olağanüstü Genel Kurul'da paylaştığımız videoda yaşadıklarımızı anlattık. Esas sorgulanması gereken 'Neden Fenerbahçe bunları yaşıyor?' derken, isyanımız doğrultusunda ilk adımı atıyorken işi basitleştirmek bizim açımızdan kabul edilebilir değildir."

"KİMSE GEÇMİŞ OLSUN DEMEDİ"

    Son deplasmanda yaşadıklarımızın ardından FIFA Başkanı futbolcuların emniyetinden bahsetti. Kim zorunlu bunu sağlamakta? Ev sahibi, TFF, devlet, yani valilik ve emniyet güçleri... Trabzonspor maçında bu ortam sağlanabildi mi? Emniyet görevlileri maçın gidişatını sezebilirdi. Sezemedi mi, sezmek mi istemedi? Sonrasında ise hiçbir geçmiş olsun mesajı gelmedi. Devlet görevlilerinden, siyasi partilerden, TFF'den, hiç kimseden gelmedi. Bazıları açık açık futbolcularımızın ceza alması için çalıştı. Bizim futbolcularımız için 'hapis cezası almaları gerekiyor' diyen de oldu.

"EMNİYET SEZEMEDİ Mİ, SEZMEDİ Mİ?"

"Trabzon'da yaşananlar basit bir holiganizm olayı değildir. Bu işi böyle ele almak büyük hata olur. Rize'de kurşunlandığımız zaman basit bir olay değilse, bu da basit bir olay değildir. Valiliği ve emniyet yetkilileri, gergin geçeceği belli maçta gereken önlemleri almadılar. Maçın başından itibaren olayın gerginliğini ve artarak devam etmesini hiç sezemediler mi? Ve olmadı, almadılar. Tecrübeli emniyet görevlisi maçın nereye gideceğini sezebilirdi. Sezemediler mi, sezmediler mi? Bunun cevaplanması lazım. O şehirdeki, devletimizin en üst temsilcilerinin bu olaya sebebiyet vermeleri, hiçbir şekilde hafife alınacak bir olay değildir. Ve şu ana kadar hafife alındığını görüyoruz."

    Sabırlı davrandık, sakin olmaya çalıştık, haksızlıkları haykırdık. Tüm kumpaslara, suikast girişimlerine, haksızlıklara ve zorbalıklara rağmen spora ve sporcuya odaklandık. Milli takımlara en çok sporcu veren kulüplerden biri Fenerbahçe'dir. Artık bu haksızlıklara, adaletsizliklere ve çifte rekabete isyan etmemiz gereken bir döneme girdik. Bugün de bundan sonraki adımlarımızın ilkini atıyoruz.

"OLMAZSA OLMAZ BİR KONUMA GELDİ"

"Türk futbolunun artık reset edilmesi lazım. Bataklığı kurutup, Türk futbolu kendini yeniden inşa etmesi gereken dönemdeyiz. Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok. Niyet, arzu cesaret olsun. Türkiye'de bunu yapayacak liyakatli kadrolar mevcuttur. Bu doğrultuda kulübümüzün haklı isyanları, ve zorunluluktan dolayı yapmaya karar verdiğimiz eylemler süreci, yapılması gereken temizliğin fitilini ateşler. Temiz bir Türk futbolu sadece Fenerbahçe ve futbolun paydaşları için değil, Türkiye Cumhuriyeti devleti için olmazsa olmaz konuma gelmiştir."

"FUTBOL FAKİRİ DEĞERLENDİRMELER"

"Normal bir federasyon 15 Mart'a kadar bekler. Türkiye'yi temsil eden takımların tur atlayıp atlamayacağına göre takvimi yapar. Onlar ne yaptılar? Beklemeden bir tarih açıkladılar. Bir Süper Kupa için bütün ligleri tatil ettiler. Herhalde onun için yayıncı kuruluşa çok sempatik görünüyorlar. Bizim isyanımızı, bir maç tarihine bağlayan arkadaşlara sesleniyorum. Gerçekten kötü niyetlisiniz. Veya bilerek ve isteyere süreci ajite ediyorsunuz. Yunan federasyonunu örnek olarak gösteriyorlar. Yunan federasyonu yabancı hakem de getiriyor, o zaman siz de getirin. Yoksa bu an için mi geçerli? Yunan federasyonunun kararlarını paylaşarak, onun için biz de böyle davrandık savunmaları, son derece futbol fakiri değerlendirmelerdir."

"KARAGÜMRÜK'E GÜCÜNÜZ YETİYOR"

"Bu herhangi bir lig maçı değildir. Tek maçlık kupadan bahsediyoruz. Galatasaray da tur atlasaydı, bugün maç oynanacak mıydı? İstanbul-Şanlıurfa arası mesafe, Atina'dan iki mislidir neredeyse. Bu iki olayı birbiriyle eşdeğer tutmak samimiyetsizliktir. Karagümrük maçını ertelemeyin, bu maçı erteleyin dedik. Takvime sığdıramadınız, sezon başına erteleyin. Ama rakibimizi mazeret kullanarak, onlar istemiyor diyorlar. E Karagümrük de istemiyor. Onu hallederiz diyorlar. Karagümrük'e gücünüz yetiyor, Galatasaray'a yetmiyor öyle mi?"

"ESKİ REKABET OLSA GALATASARAY BAŞVURURDU"

"Keşke gelselerdi, depremzedeler, onlara yaratacağımız kaynak, zavallı çocuklar vs. algı yapmaya devam ediyorlar. Gelelim rakibimize... Adres belli dedik. Öncelikle kendilerini canıgönülden kutluyorum. Çünkü adım adım, ilmek ilmek, tuğla tuğla futbolun tüm unsurlarını kendi lehine hizmet eder hale getirmeler, olağanüstü bir başarı. Gerçekten başarı. Eski rekaber ortamı olsaydı, maçın tarihini değiştirmek için Galatasaraylı yöneticiler başvururdu."

"GALATASARAY'I SAMİMİ BULMUYORUM"

"Yıllarca tohumları ektiler ve bu ortamı sağladılar. Kazanmak için her yol mübah anlayışının sonucudur geldiğimiz nokta. Hedeflerine ulaşmakta öylesine mahirler ki, ellerindeki algı yaratma gücüyle, TFF'sinden, kurullarından hakemlerine kadar pek çoğunu baskı altına alarak bir sistem kurmuşlar. En küçük rahatsızlıkta öyle bir isyan bayrağı açarlar ki, zannedersin dünyanın en mağdur takımı. Şanlıurfa'yla ilgili söylediklerinin hiçbirini samimi bulmuyorum. Bu zihin yapısına laf anlatmak, ölmüş bir hastaya ilaç verip canlanmasını beklemek gibi bir şeydir."

"FENERBAHÇE BİLETLERİ ALDI, ZARAR YOK"

"Şanlıurfa'ya borçluyuz. Buranın esnafına, güzel insanlarına borçluyuz. Telafi edeceğimizi söyledik. Öncelikle biletlerin hepsini Fenerbahçe Spor Kulübü satın almıştır. Dolayısıyla biletlerden kaybedilen kaynak yoktur."

"HİÇ ADIM ATILMAMASI MANİDAR"

"2011 Süper Kupa'sı hala oynanmadı. TFF gerekli cevabı vermedi, değerlendirdiklerini de sanmıyorum. TFF'nin bu konuda bu kadar temkinli olmasını, hiç adım atmamasını son derece manidar buluyoruz ve başka yerlere çağrışım yapan bir durum olarak nitelendiriyoruz. Artık nereye çekerseniz çekin. Sadakat mi dersiniz, vefa mı dersiniz bilmiyorum. Hepimizden çok onların bu maçı organize etmesi lazımdı. Beşiktaş başkanıyla konuştum, o kupa öyle de böyle de oynanacak. Onların da kabulüyle, o maçı Şanlıurfa'da oynamayı teklif edeceğiz."

"URFA HALKNIN ANLAYIŞINA SIĞINIYORUZ"

"Riyad'da oynanmayan Süper Kupa maçının Şanlıurfa'da oynanmasını isteyen Fenerbahçe'dir. Maçın burada yapılmasını önerdik, kabul ettiler. 11 şehirden Urfa'yı seçtiler. Biz de bu maçı oynamak isterdik. Ama bizim birinci önceliğimiz Fenerbahçe'nin menfaatleri ve çıkarlarıdır. O yüzden verdiğimiz kararın arkasında duruyoruz. Şanlıurfa halkının anlayışına sığınıyoruz."

"GÖZLERİNİ YUMDUKLARI İÇİN BUNLAR OLUYOR"

"Bizi yönetenler, bizden sorumlular, gerek futbol gerek ülke tarafında olsun, bu konuya kulaklarını kapatıp, gözlerini yumdukları için biz artık kendimiz isyan etmek durumuna geldik. O yüzden bunlar yaşanıyor. Şanlıurfa rahat olsun. Sözümüz var. İnşallah TFF takvimi becerebilirse burada bir Süper Kupa daha oynanacak."

"NELER YAPMAK İSTEDİĞİNİZİN FARKINDAYIM"

"Gelelim yayıncı kuruluşa... Neler yapmak istediğinizin farkındayım. Yayıncı kuruluş, kendi menfaat ve çıkarları çerçevesinde Fenerbahçe'nin neden bu kararları aldığını dürüst şekilde anlatacağına Fenerbahçe camiasını ayrıştıracak şekilde program yapıyorsunuz.

Camiamız kırılgan, ayrıştırılmaya müsait. Bundan sonraki süreçte başarılı olabilmemiz için omuz omuza, tek vücut olmamız lazım dedik. Üç günde ne kadar ayrıştırıldığımıza üzüldük. Bize böyle davranmalarının sebebi bu, güçlerini buradan alıyorlar.

Türkiye Kupası sizin olsun. Dünyada hiçbir yerde olmayan grup formatı, önümüzdeki sezon Türkiye Kupası'na geliyor. 4 yıldır bu kupadan aldığımız gelirler, bir kuruş artmadı. Bu kadar enflasyonun olduğu ortamda. Sponsorluklardan sizin ne aldığınızı merak ediyoruz. Onu da söyleyen kimse yok."
"DEVLET AÇIKLAMAK ZORUNDA!"

“Devlet orada güvenliği sağlayamıyorsa kulüp başkanı ne yapsın? İki kulüp de söylemlerine dikkat ediyor. Bizi kafa kafaya getirmek isteyen bir şey var. Nasıl polis olmaz statta? Devlet, bize bunu açıklamak zorunda! Biri bize açıklamak zorunda. Biz olağanüstü genel kurul yapıyoruz, statta daha çok polis var. Açıklamak zorundalar bize."