GÜNDEM

Ekrem İmamoğlu; 'Durmayacaklar' dedi 'Kayyum' iddiasında bulundu

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisi ve CHP'li belediyelerle ilgili iktidarın kayyum atama seneryosu olduğunu iddia ederek, "Şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne, pek çok Cumhuriyet Halk Partili belediyeye, Milet İttifakı belediyesine kayyum atama senaryosunu ortaya koyma gayreti içerisindeler" dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Konya’da gerçekleştirilen “11 Büyükşehir Belediye Başkanları Buluşması”nda yaptığı konuşmada, kendisi hakkında verilen siyasi yasak ve hapis kararı ile ilgili olarak Konya'da açıklamalarda bulundu.

İktidarın kendisinde olmayan belediyelere kayyum atama senaryosu içinde olduğunu ifade eden İmamoğlu, "Az kaldı, 3- 5 ay sonra Türkiye Cumhuriyeti adına çok güzel günleri yakalayacağız" dedi.

İmamoğlu, “Zamanla ülkeyi yönetenler, milletimizin temsilcileri olduklarını unuttular ve kendilerini, devletin sahibi olmaya dönük bir sıfata, bir fıtrata büründüler” iddiasında bulundu.

"Adım adım el yükselttiler"

İktidar kanadının kendilerine dönük saldırılarının altında da bu gerçeğin yattığını vurgulayan İmamoğlu, “Bana getirilen son süreçteki siyasi yasak ve hapis cezasına, belediyelerimize açılan ‘terör’ ve birtakım sair soruşturmalara dönük sürecin temeli bugün değil. Adım adım el yükselterek, devletin tüm enstrümanlarıyla üstümüze geldikleri bir gerçek” dedi. İmamoğlu, “Zaman tüneli gibi, kısa kısa birkaç hatırlatmayı sizlerin huzurunda yapmak isterim” dedikten sonra, kendisi hakkında 2019 yılından bu yana yapılan hukuksuzlukları şöyle özetledi: 

  • Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine yönelik müfettiş incelemeleri. 
  • 31 Mart 2019 seçimlerinde, ‘kazanmak’ adına yapılan ‘Ali Cengi oyunları. 
  • 18 gün boyunca kendilerine mazbata verilmemesi. Mazbatanın verildiği gün yaşatılan zorluklar ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca’nın arbede sırasında yaralanması.
  •  6 Mayıs 2019’da seçimin iptal edilmesi. 
  • Verilen ortak mücadeleyle, 23 Haziran seçimlerinin kazanılması. 
  • Ordu Havaalanı’nda, devletin bir kısım makamlarına yerleştirilen tetikçiler eliyle yaşatılan ‘evlere şenlik’ olay. Cumhurbaşkanı’nın bu olay özelinde, kendisine verilmesini ‘istediği’ cezayı TV’lerden açıklaması.
  • Peki şimdi duracaklar mı?

“Arzusu tam da Ordu sürecinde televizyonda tariflediği bir şekilde gerçek olmayınca, bir ‘Ahmak Davası’ senaryosunu ortaya koydular” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Süreçte, bana yapılan bir hakarete verdiğim cevap üzerinden ve ilk savcısının hiç de önemsemediği bir hazırlığın başladığı bir ortamda, olayın geçtiği günden tam 22 ay sonra dava açıldı. Peki şimdi duracaklar mı? Durmayacaklar. Şimdi hem İBB’ye hem de pek çok Cumhuriyet Halk Partisi Belediyesi'ne, Millet İttifakı Belediyesi'ne kayyum atama senaryosunu ortaya koyma gayreti içerisindeler. Ülkede muhalefet tarafından yönetilen hiçbir alanı bırakmak niyetinde değiller. Bu kadar gözleri dönmüş bir süreci hep birlikte yaşıyoruz. Yani mesele, öyle sadece benden ibaret değil aslında. Ülkeyi götürmek istedikleri ve götürmeye çalıştıkları karanlık bir dönem, despotik bir rejim uygulaması süreci. Bugün bunun karşısında, tüm muhalefetin birlik içerisinde, kararlı, cesur bir duruş sergileme zamanı olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu anlamda özellikle İstanbul'da yaşanan dava sonucu, günü ve sonrasında, başta Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere, Altılı Masa’nın tüm liderlerine ve onun dışında bütün muhalefet liderlerine teşekkür ediyoruz. Tabii bu cesur duruş ve süreç, elbette değerlendirilmeli ve bunun, sadece buradan ibaret olmadığı düşünülerek hareket edilmelidir."

"Işık saçmak için yanmak gerektiğini gayet iyi bilen insanlarız"

 “Bizler, Hazreti Mevlana'nın işaret ettiği gibi, mum olmanın kolay olmadığını, ışık saçmak için yanmak gerektiğini gayet iyi bilen insanlarız” diyen İmamoğlu, “Yanacağız, ama o umut ışığını asla söndürmeyeceğiz. Her koşulda sonsuz güç vereceğiz birbirimize ve bu konudaki dayanışmamızla, tarih yazmaya devam edeceğiz. Hepimiz için, hep birlikte mücadele etmekten, kararlı bir şekilde dimdik ayakta durmaktan vazgeçmeyeceğiz. Bir evladı olmaktan gurur duyduğum Cumhuriyet Halk Partisi'nin tarihi, 100 yıllık bir mücadelenin tarihidir. Kurtuluşun ve kuruluşun partisi olmak, hiçbir zaman partimiz adına da kolay olmamıştır. İstiklal mücadelesinden bu memleketin kuruluşuna, bugüne kadar yaşanan çok zor günler vardır. Ancak her konuda, yüksek ve gururlu her daim, her noktasından, her aşamasından her birimizin ilham alacağı duruşlar sergilenmiştir. Ama hak, hukuk adalet adına, ama demokrasi adına; Türkiye Cumhuriyeti tarihine baktığınızda ilham verici anları her birimiz yakalayabiliriz” şeklinde konuştu. 

"Demokrasi ve özgürlük mücadelesini de hep birlikte büyütmeye devam edeceğiz"

 “Ne yazık ki bugün, Cumhuriyet’imizin 100’ncü yılının arifesinde, aynı sorunları konuşuyor durumda olmaktan üzüntülüyüz” diyen İmamoğlu, “Bugün aynı yerdeyiz. Memleketi karanlık bir rejime boğmak isteyenlere karşı da bizler de geçmiş tarihimizde var olan o birliğin, beraberliğin, ortak iradenin, ittifakla, cesaretle, kararlılıkla direnilmesi gereken bir zamanda olduğumuzun farkındayız. Tıpkı 2019’da hep birlikte başardığımız gibi, biz Belediye Başkanları, bu ittifakın neler yapabileceğini göstermiş insanlarız” ifadelerini kullandı. Herkesin yönettiği şehirlerde bu bilinçle hizmet yaptığının altını çizen İmamoğlu, “Bundan sonra da neler yapacağımızı milletimiz görecek. Bir olacağız ve mutlak birlik olacağız. Demokrasi ve özgürlük mücadelesini de hep birlikte büyütmeye devam edeceğiz. Omuz omuza vereceğiz ve yargı yoluyla, siyasal mühendislik çabalarını da hep birlikte boşa çıkartmakta kararlıyız. Milletimizle el ele vererek, bu hadsiz kararları da yırtıp atmayı, iyi biliyoruz. Dayanma gücümüzü istediği kadar test etsinler, isimlerimizi istedikleri kadar karalamaya çalışsınlar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'miz adına bir kara leke gibi, bir trol gibi çalışan ülkemizin ne yazık ki bazı makamlarını işgal eden, atama kimliklerini ortaya koydukları o kötü örneklere karşı, kötü müdahalelere karşı, kötü dile karşı her birimiz toplumsal kucaklaşmanın, toplumsal birlikteliğin ve beraberliğin en iyi örneklerini vermeye devam edeceğiz. Az kaldı, sabredin. Umuyorum ki, hep birlikte, 3-5 ay sonra, Türkiye Cumhuriyeti adına, çok güzel günleri yakalayacağız” dedi.