Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay’ın Defne ilçesinde deprem bölgesindeki incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada, “Yıkılan her binayı yeniden yaparak tek bir vatandaşımızı mağdur etmeyecek şekilde bu süreci tamamlayacağız. Allah’ın izniyle bir yıl içinde Hatay ve ilçelerini ayağa kaldırmayı planlıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından incelemelerde bulunmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte Hatay’ın Defne ilçesini ziyaret etti.
Hatay'ın Defne ilçesinde konteyner sahra hastanesini ziyaretinin ardından vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatını kaybedenler için Fatiha okudu.
Dünyada bu kadar geniş bir alanda, bu kadar büyük yıkıma yol açan deprem sayısının pek az olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye coğrafyasının eşsiz güzellikleri ve cömert imkânları yanında bu tür mihnetleri de yüklenmek mecburiyetinde bulunduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkeyi afetlere hazırlamak için yürüttükleri çalışmaların geçmişteki ihmallerin ve eksiklerin yol açtığı sıkıntılar sebebiyle arzu ettikleri hızda ilerleyemediğini söyledi.
“HATAY'IN YANINDA YER ALMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”
Millet ve devlet olarak Kahramanmaraş merkezli depremlerden çıkardıkları dersler ışığında bu hazırlıkları daha süratli ve etkin şekilde yürüteceklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hatay bu deprem afetinden en çok yıkımı yaşadığımız, en çok can kaybına uğradığımız yerdir. Tarih boyunca insanlığın en gözde yerleşim yerlerinden biri olan Defne'miz de bu afette büyük yara aldı. Kahramanmaraş merkezli afetlerden yaklaşık 2 hafta sonra 20 Şubat'ta Defne merkezde yaşanan 6,5 büyüklüğündeki deprem ilçemizdeki yıkımı daha da artırdı. Depremin ilk günlerindeki kötü hava şartları, hasar gören altyapı, kapanan yollar ve diğer sebeplerle çalışmalar çok büyük zorlukla yürütülebildi. Önümüze çıkan engelleri azim ve kararlılıkla aşarak birkaç gün içinde Hatay'da arama kurtarmadan yardım çalışmalarına kadar tüm faaliyetleri düzene koyduk. Biz de depremin üçüncü günü Hatay'a ilk ziyaretimizi yaparak durumu yerinde gördük ve gereken talimatları verdik. Bugün 3. defa Hatay'ı ziyaret ederek yürütülen çalışmaları adım adım takip ediyoruz. Cumhur İttifakı olarak Sayın Bahçeli ile birlikte tekrar buradayız. Bundan sonra da hem kalbimizle hem gözümüzle hem ziyaretlerimizle Hatay'ın yanında yer almayı sürdüreceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, enkazları kaldırıma ve yeni binaları inşa etme safhasına geldiklerini, yıkılan her binayı yeniden yaparak tek bir vatandaşı mağdur etmeyecek şekilde bu süreci tamamlayacaklarını aktardı.
“BU BÜYÜK AFETİN ŞEHİRLERİMİZDEKİ İZLERİNİ TÜMÜYLE SİLECEĞİZ”
Bir yıl içinde Hatay ve ilçelerini ayağa kaldırmayı planladıklarını, kalıcı konutları yapmaya başlarken gezici ve geçici barınma imkânlarını da ihmal etmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "İlk etapta çadırlarla bu sıkıntıyı çözme yoluna gittik. Şimdi konteyner kentler kuruyoruz. Ziyaret ettiğimiz sahra hastanemiz de konteyner sistemi ile yapılmıştır. İnşallah kısa bir süre içinde sadece Hatay'da 30 bin konteyneri hizmete alacağız. Kardeş ülke Katar'ın hibe ettiği 10 bin konteynerin büyük bölümünü Hatay'a kuracağız. Bunlardan bir kısmı Antakya'da faaliyete geçti. Amacımız insanlarımıza kalıcı konutları yapılana kadar nispeten daha insani şartlarda barınma imkânını sunmaktır. Şehirlerimizin yeniden inşası ve ihyası için kolları hemen sıvadık. Bir yıl içinde konut ve köy evi olarak 319 bin haneyi inşa ederek insanlarımızın içine taşınmasını sağlayacağız. Sadece Defne'de yapacağımız konut sayısı 26 bin 261'dir. Mevcut tespitlere göre deprem bölgesinde toplam 650 bin konut inşa etmemiz gerekiyor. Allah'ın izniyle bunların hepsini de inşa ve ihya faaliyetlerini yaparak bu büyük afetin şehirlerimizdeki izlerini tümüyle sileceğiz."
“BİR YIL SONRA KALICI KONUTLARA GEÇMENİZİN SEVİNCİNİ BURADA BERABER YAŞAYACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kaybettikleri insanları geri getiremeyeceklerini ama yıkılan her şeyi daha iyisiyle, daha güvenlisi ve daha gelişmişiyle yerine koymalarının mümkün olduğunu dile getirdi.
İktidarlarının bunu yapmaya muktedir olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar yaşanan birçok depremde ve afette bunu ispatladıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunlardan yılmıyoruz. Bunu da yine aynı şekilde 1 yıl içinde başaracağız. Bir yıl sonra kalıcı konutlara geçmenizin sevincini burada yine beraber yaşayacağız. Fitne ve fesat içinde olanlara kulak asmayın. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize halel getirerek bizi deprem yaralarını sarma çabalarımızdan uzaklaştırmak isteyenlere fırsat vermeyin. Unutmayınız, her şey gelir geçer, geride sadece sizlerin ve evlatlarınızın geleceğinin teminatı olan hayatınız, eviniz, işiniz, huzurunuz kalır" diye konuştu.
İskenderun'a kruvaziyer gemisi getirerek depremzedelerin barınmasını sağladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Enerji üretimi yapan 2 ayrı gemiyi yine o bölgeye çektik. Orada sadece kamara sistemi değil aynı zamanda eğitim öğretimi de yine orada yapmak suretiyle onu da hizmete aldık. Bütün mesele bir an önce vatandaşlarımızı şu endişelerinden kurtarıp buralarda yemesi, içmesi, yatması kalkması her şeyiyle o imkânı sağlamış olduk. Şu anda bu süreci de devam ettiriyoruz. İşte bunun için çalışıyor, mücadele ediyoruz. Rabb'im hepimizin yar ve yardımcısı olsun Rabb'im ülkemizi her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza etsin. Biz size inanıyoruz, siz de Cumhur İttifakı'na inanın. Sizleri hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bırakmayacağız."
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, KATAR-TÜRKİYE KARDEŞLİK KONTEYNER KENTİ’NDE İNCELEMELERDE BULUNDU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay'da Katar-Türkiye Kardeşlik Konteyner Kenti'nde incelemelerde bulunduktan sonra yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 6 Şubat sabahına ardı ardına yaşanılan Kahramanmaraş merkezli depremlerle uyandığını belirterek, binlerce artçı sarsıntıyla etkisi süren depremlerin ülkenin 14 milyon vatandaşının yaşadığı 11 ilde çok büyük can kaybına ve yıkımlara yol açtığını söyledi.
Hatay'ın bu kayıpları en ağır şekilde hisseden şehirlerin başında geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu afette binlerce yıllık tarihiyle nice medeniyetlerin gözde yerleşim yeri olan Antakya'nın çok büyük yaralar aldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yıkılan ve ağır hasar alan binalarının yol açtığı görüntüsüyle gençlik yıllarımızdan beri onlarca defa geldiğimiz Antakya'yı tanımakta doğrusu zorlandık. Depremin ağır kış şartlarının hüküm sürdüğü günlerde meydana gelmesi işleri daha da zorlaştırdı. Buna rağmen devlet ve millet el ele vererek Bakanlıklarımızla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, gönüllülerimizle depremzedelerimizin imdadına koştuk. O sabahtan itibaren askerimiz buradaydı, jandarmamız buradaydı, polisimiz buradaydı, gönüllülerimiz buradaydı, hep birlikte el ele verdiler dayanışmayla sivil kurtarma, arama kurtarma ekipleriyle bu mücadeleyi sonuna kadar sürdürdüler."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şartların en güç olduğu yer olan Hatay'a ulaşmak için gerçekten büyük mücadele verildiğini kaydederek, "Bu tür afetlerde trafik, bütün bunların hakikaten yolların açılarak yoluna konulması öyle zannedildiği gibi kolay değil. Biz bunları Van'da yaşadık, biz bunları Bingöl'de yaşadık, biz bunları ülkemizin diğer yerlerindeki afetlerde yaşadık. Ama bunları yaşamayanlar sadece fitne, fesat, buna benzer şeyleri uydurarak bütün vatandaşların, milletin hafıza kayıtlarına girmeye çalışıyorlar. Hamdolsun kısa sürede zorlukları aşarak, arama kurtarmadan gıda ve giyim yardımına, acil barınma ihtiyacının giderilmesinden kalıcı konutlara kadar tüm çalışmaları yoluna koyduk" diye konuştu.
“10 BİN KONTEYNER PEYDERPEY GELİYOR”
Geçici barınma alanlarının inşasının bu süreçteki en önemli ihtiyaçlardan biri olarak karşılarına çıktığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Evleri yıkılan, hasar gören veya sarsıntılar sebebiyle evlerine giremeyen insanlarımızı dışarıda bırakamazdık. İlk etapta çadırla işe başladık. Geçmişten bugüne şöyle masaya yatırdığımızda çadırda bile kalite neydi, bugün çadırda geldiğimiz kalite ne. Bunu bile yeterli görmüyoruz. İnşallah çadırlarda da bundan sonra çok daha farklı adımlar atacağız. Örneğin, şu anda burada değerlendirdiğimiz NATO'nun göndermiş olduğu çadırlar var, aynı şekilde İsviçre'nin göndermiş olduğu çadırlar var ve bütün bu çadırların kaliteleri çok çok farklı. Şimdi aynısını bizler çok daha kalitelisini inşallah yapacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Konteynerlerde de şu anda bakın, ülkemizde üretilen konteynerler var, aynı şekilde Katar'ın Dünya Kupası'nda kullandığı ve o zaman yaptırdığı konteynerler var ve şu anda bu konteynerleri biz ülkemizde kullanıyoruz. Sağ olsunlar gördük, memnun kaldık. 10 bin konteyner sözü verdiler ve bu 10 bin konteyner peyderpey geliyor. Bini geldi, 4 bini yolda ve bir ay içinde de 10 bine tamamlanacak. Bunlarla da vatandaşlarımız bu geçici konutlarda, geçici iskânda çok daha konforlu bir süreci yaşama fırsatını bulacaklar. Konteyner kentler elektriğiyle, suyuyla, kanalizasyonuyla, yoluyla hizmet birimleriyle âdeta birer şehir altyapısı üzerine inşa ediliyor. Bin konteynerlik yer demek, 5 bin nüfuslu bir ilçe kurmak demektir. 2 ay içinde 100 bin konteyneri faaliyete geçirdiğimizde 500 bin nüfuslu bir şehrin altyapısını da inşa etmiş olacağız. Böylesine büyük bir işin, böylesine kısa bir sürede tamamlanabilmesi dünyada benzeri olmayan bir başarıdır."
Depremin ilk anından itibaren dünyadaki dostları da Türkiye'nin yanında görmekten memnuniyet duyduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar'ın her zaman olduğu gibi depremde de alicenaplığını göstererek hem ciddi bir maddi yardımda bulunduğunu hem de 10 bin konteyner gönderme sözü verdiğini anlattı.
“HERKESİ SAĞLAM, GÜVENLİ, HUZURLU YUVALARINA KAVUŞTURACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen aylarda Katar'da düzenlenen Dünya Kupası için hazırlanan yüksek standartlı konteynerlerin gemilerle Türkiye'ye getirildiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "Bugün burada ilk üç geminin ülkemize getirdiği 715 konteynerle kurduğumuz ilk geçici barınma merkezindeyiz. Sevkiyatlar ulaştıkça böyle onlarca konteyner şehir kurarak, Hataylı kardeşlerimizin hizmetine vereceğiz. Bu arada kalıcı konutların inşasına da başladık. İnşallah bir yıl içinde 244 bin konutun ve 75 bin köy evinin inşasını tamamlayarak acil ihtiyacı gidereceğiz. Geçmişte yaşanan depremlerde, yangınlarda, sellerde nasıl verdiğimiz sözleri tutup insanlarımızı kısa sürede evlerine kavuşturduysak inşallah bunda da aynını yapacağız. Sizlerden bir yıl sabretmenizi istiyorum. Sizlerden bize bir sene müsaade etmenizi bekliyorum. Evi yıkılan veya kullanılamaz hâle gelen hiçbir vatandaşımızın mağduriyetine meydan vermeden herkesi sağlam, güvenli, huzurlu yuvalarına kavuşturacağız. Az önce Sahra Hastanemizi ziyaret ettik ve Sahra Hastanemizin de konforu, her şeyi bizleri ayrıca mutlu etti. Şehirlerimizin yeniden inşası ve ihyasını yaparken sadece barınma değil, ticaretten eğitime ve sağlığa kadar her konuda hizmetlerin kesintisiz sürmesini temin edecek altyapıyı da kuruyoruz, yine bu inşa ve ihya faaliyetlerini, coğrafyamızın tarihî ve kültürel değerlerini koruyarak yürütecek bir planlama içindeyiz. İnşallah bir yıl sonra Antakya'da sizlerle kalıcı konutların tesliminde buluştuğumuzda bu sözlerin hepsinin de hayata geçtiğini beraberce göreceğiz.