Haziran seçimleri öncesi Ak Parti ve diğerleri...


Ak Parti mi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan mı?

Seçimlerin favorisi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan... Daha önce söylediği gibi yine gündemi belirliyor.
Ak Parti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gölgesinde kalıyor. Türkiye’de gündem belirleyen bir isim daha var. O da sosyal medya fenomeni Fuatavni... Her ikisinin de söyledikleri tartışma yaratıyor. Cumhurbaşkanı bir konuşuyor, ekonomi dalgalanıyor... Bir konuşuyor siyasetçiler onun arkasından gidiyor.. Bir konuşuyor medya onun söylediklerini yorumluyor...
Davutoğlu Başbakan olduğundan bu yana henüz bir gündem belirlemedi... Başbakan mı Bakan mı henüz ayırt etmek zor.
Peki muhalefet ne yapıyor... Muhalefette Cumhurbaşkanı Erdoğan’a laf yetiştirmek için uğraşıp duruyor.  Oysa kendileri gündem yaratacak projeler ortaya koysalar daha iyi olacak. CHP sosyal yaşamla ilgili bazı söylemlerde bulunmaya başladı. Bu söylemleri iyi anlatabilirse seçimlerde bir fayda sağlar... Ancak Ak Parti de bu söylemlere karşı boş durmuyor...
MHP de ise açılım sürecine karşı duruşun dışında proje anlamında halka yansıyan birşey yok...  Belki var da sesini duyuramıyor. Bu sayı gazetemize Ak Parti ve CHP’den aday adayı olduğunu belirtmek için çok sayıda başvuru yapılırken MHP’den Prof. Dr. Recep Gültekin dışında bir isim duymadım. Nerede bu MHP’li aday adayları... Hangi mecralarda seslerini duyurmak için çaba harcıyorlar...
Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi bile çalışmalarını ortaya koyabiliyor. Seçim de “Biz de varız” diyebiliyor. Oysa MHP’de henüz bir hareket (mutlaka vardır) ama bize yansımıyor. Oysa bu dönem MHP için önemli... Türkiye şartlarında MHP en yüksek oyu alabilecek bir potansiyele sahip. Ama bini yakalamak için kadroların olması lazım.
Seçime çok bir zaman kalmadı. 3 ay çok hızlı bir şekilde geçecektir. Bu günlerde yapılmayan çalışmalar ne zaman yapılacak.
Ön seçimler CHP’ye belirli bir hareket sağladı. Çünkü lider endeksli milletvekili adayı belirleme yerine artık üyeler belirleyecek adayları. Bu ada aday adayları arasında bir yarış başlattı. Bu yarış, CHP’yi sokağa halkın arasına taşıdı. En azından sokakta partinin varlığı hissediliyor. Eskiden CHP’ de de adaylar belirlenene kadar bir hareket olmazdı. Şimdi bir canlılık hissediliyor...
Türkiye’de yüzde 10 seçim barajını aşabilecek yine 3 parti görülüyor. HDP seçime parti olarak girecek. Burada bir komplo teorisi üretebiliriz. Bu terör örgütü PKK’nın İmralı adasında özgürce yaşayan lideri Abdullah Öcalan’ın bir fikri olabilir...
Çünkü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, vatandaştan 400 milletvekili istiyor. Neden?
400 milletvekili olursa Anayasa’yı Meclis’te değiştirebilmek mümkün. Bu ne getirir. HDP’nin barajın altında kalması demek Güneydoğu’daki tüm milletvekillerini Ak Parti’nin alması anlamına geliyor. Peki burada nasıl bir adaletli seçim olacak. Diyarbakır’da, Hakkari’ıde ve diğer Güneydoğu illerinde yüzde 60-70’e kadar oy alan HDP barajın altında kalacak. Yüzde 25-30 oy alan parti tüm milletvekillerini toplayacak.
HDP’nin barajın altında kalması Türkiye genelinde Ak Parti’ye en az +50-60 milletvekili kazandıracaktır.
Peki sonra ne olacak...
HDP milletvekili çıkartamayacak ancak, Ak Parti(‘yi başkanlık sistemi ve özerklik için zorlayacak.  Hiç birşey olmazsa, AKP dediklerine yapmazsa, kendi özerkliklerini ilan edecekler.
Diyecekler ki; “Burada halk bize oy verdi, demokratik olmayan baraj sistemini tanımıyoruz... Biz bendi kantonlarımızı kurup bölgemizi kendimiz yöneteceğiz” diyecekler.
Onun için PKK, APO’nun gönderdigi 10 maddelik mutabakat metni geçerli kılınmadan silah bırakmaya yaklaşmıyor. Çünkü PKK bugün Güneydoğu’nun tüm illerinde dağda değil, şehirde silahlı kolluk kuvveti gibi çalışıyor...
Bir başka konu... MHP, Saadet ve BBP’nin seçim ittifakı... Aslında bu ittifak, AKP’nin HDP’den kazanacağı milletvekillerini geri alır. Çünkü çok az farkla MHP’nin kaybettiği milletvekilleri ittifakla AKP’den alınır. Bu konuda MHP ile Saadet’in belirle bir aşamaya geldiği Büyük Birlik Partisi’nin de iknaya çalışıldığı siyasi kulislere düşen bilgiler arasında... Hadi hayırlısı...