Türkiye Komünist Partisi geçtiğimiz günlerde yayınladığı "TKP Her Yerde" başlıklı video ile Ekim ayında Türkiye genelinde 14 yeni semt evi açılacağını duyurmuştu.
Hâlihazırda yetmişin üzerinde semt evi bulunan parti bugün İstanbul'un Sarıyer ve Kağıthane ilçelerinde iki yeni semt evinin açılışını gerçekleştirdi. Sarıyer'de Reşitpaşa Mahallesi ve Kağıthane'de 4. Levent'te açılan semt evlerinin açılışlarına mahalleliler yoğun ilgi gösterdi.
Kağıthane'de açılan ilk semt evi olan 4. Levent Semt Evi açılışında çocuklara, gençlere ve kadınlara yönelik eğitici ve öğretici atölyelerde, işçi okullarında, kitap okuma günlerinde, film gösterimlerinde ve müzik dinletilerinde bir araya gelineceği söylendi.
İstanbul'a Ekim ayında 5 yeni semt evi
4. Levent Semt Evi açılışına katılan TKP Merkez Konseyi Üyesi Aydemir Güler yaptığı konuşmada semt evlerinin emekçilere ulaşmada bir basamak görevi gördüğünü vurgulayarak, sadece İstanbul'da Ekim ayı içerisinde 5 semt evi açılacağının müjdesini verdi. Son günlerde yoğunlaşan barınma sorununa da işaret eden Güler, Türkiye'de konut fazlası olmasına rağmen yaşanan bu sorunun sistemin insanı değil, sermaye sınıfını kârını öncelediğinin ispatı olduğunu söyledi. Güler, Kağıthane’deki emek mücadelesinin tarihine ilişkin de açıklamalarda bulundu ve Sarıyer’den Zincirlikuyu’ya kadar uzanan hatta bulunan fabrikaların tarihinden bahsetti. Bu hattın oldukça önemli bir işçi havzası olduğunu, ancak günümüzde tarikatlarla gericilikle donandığını, buna rağmen bizim daha çok çalışmamız gerektiğini, umudun bir yaşam biçimi olduğunu söyledi.
"Berke'yi, Umut'u, Haydareren'i hayallerimizde yaşatacağız"
TKP Kağıthane adına söz alan Nilda Baltalı, “Semt evi hazırlık sürecinde birçok mahalleli gelip, ben burada nasıl katkı sağlayabilirim diyerek bizimle dayanışma gösterdiler. Biz kazanacağız inanıyoruz başaracağız; yeter ki isteyelim. Tüm Kağıthane halkını 4. Levent Semt Evi çatısı altında birlikte hareket etmeye ve dayanışmaya davet ediyoruz.” dedi.
Kağıthane Solcu Liseliler ve İstanbul Teknik Üniversitesi gençliği adına söz alan Hilal Çakır, 4. Levent semt evinde yoldaşları Berke Ahmetkocaoğlu adına kurulan kütüphanenin örgütlediği dayanışmadan bahsederek Türkiye’de gençliğin birçok problemi olduğunu, bu problemlerin semt evlerinde TKP çevresinde dayanışma ile çözülebileceğini vurguladı.
"Hep güleceğimiz bir ülkeyi birlikte kuracağız"
Aynı gün ikinci açılış Sarıyer Reşitpaşa Mahallesinde yapıldı. Açılışta konuşma yapan TKP İstanbul İl Başkanı Senem Doruk İnam "Bu mahallede de artık bir evimiz oldu" dedi ve konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bizler cennet memlekette cehennemi yaşıyoruz. Bugün iktidar gitse de değişmeyecek şeyler var. AKP iktidarı gidiyor, gidecek ama yerine ne geleceğini konuşmamız gerek. AKP neyi temsil ediyor? Sermayeyi, para babalarını temsil ediyor. Biz her gün daha fazla yoksullaşırken birileri zenginleşiyor. Burası bir emekçi mahallesi, ama hemen aşağıda boğazda yalılarda oturuyorlar; bizden çaldıklarıyla yaşıyorlar. AKP aynı zamanda gericiliği temsil ediyor. Biz laiklikten vazgeçemeyiz, bizi din sömürüsüne mahkum edenlere boyun eğemeyiz. İktidar ülkeyi uluslararası güçlere peşkeş çekiyor. Yerine geleceklerin bağımsızlık demesi gerekiyor. TKP bu ülkeyi yönetmeye talip. Emekçiler, gençler, kadınlar adına yönetmeye talip. Bizim iktidarımızda para babaları bizi sömürmeye devam edemeyecek; patronlar kaçıp gidecekler. Din işleri devlet işlerine karışamayacak. Emperyalistleri defedeceğiz; masa başında ülkemiz hakkında karar alamayacaklar. Biz bu ülkeyi emekçilerle birlikte yönetmek istiyoruz. Birileri ceplerini doldurdukça yaşadığımız felaketler son bulmayacak. Çok büyük felaketler yaşadık. Bir buçuk yıl boyunca eve kapandık, bu ülkenin çocukları eğitim alamadı. Burada kimimizin kirası maaşına eşit, belki daha bile fazla. Bu ülkede konut fazlası var, ama aynı anda evsizlikten bahsediyoruz. Patronlar için barınma hakkı para demek, eğitim demek para demek, sağlık demek para demek. Kan emiciler ceplerini doldurmak için doğalgazı, elektriği, suyu satıyorlar bize ve bu bize yine faturaya zam olarak dönecek. Biz bu ülkeyi emekçilerle birlikte yönetmek istiyoruz. Bunun hayal olduğunu söylediler hep. Söyleye söyleye ülke bugünkü haline geldi. Biz yaşayabileceğimiz bir düzen istiyoruz. Bu düzen sosyalizm. Kapitalizmin dibi yok. Daha kötüsü olmaz demeyin, kapitalizmin daha kötüsü her zaman var. Mücadele etmezsek daha kötüsü hep olacak. Bu İstanbul’daki 21. semt evimiz. Bir saat önce 20.’yi açtık. Çok mutluyuz ama yetmez. TKP üzerine düşeni yapacak, ama hepimizin yapacakları var. Semt evi, eğitim alamayan çocuklar için eğitim merkezi olacak, gericilik saldırıyorsa semt evleri bilimle sanatla aydınlatmayı yaşatacak, işten atılan semt evine gelip hakkını nasıl arayacağını konuşacak. Burası mahalleliyle güçlenecek. Herkesi buradan emekçilerin partisine davet ediyorum. Birlikte hep güleceğimiz bir ülkeyi kuracağız.”