POLİTİKA

Meral Akşener'den PKK çıkışı: Siz bu insanları PKK'ya feda ettiniz, ulan siz kimsiniz de bizi suçlamak kim?

Ankara’da vatandaşlarla bir araya gelen İYİ Parti lideri Meral Akşener, “(PKK'ya karşı Güneydoğu'da mücadele eden korucular için) Siz o insanları darmaduman ettiniz. PKK’ya feda ettiniz." dedi ve ekledi: "Ulan siz kimsiniz de bizi suçlamak kim?"

Ankara’da vatandaşlarla bir araya gelen İYİ Parti lideri Meral Akşener, “(PKK'ya karşı Güneydoğu'da mücadele eden korucular için) Siz o insanları darmaduman ettiniz. PKK’ya feda ettiniz." dedi ve ekledi: "Ulan siz kimsiniz de bizi suçlamak kim?"
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, beraberindeki heyet ile Ankara’nın Etimesgut ilçesini ziyaret etti. Burada bir konuşma yapan Akşener, “Meral Akşener’e Etimesgut’ta PKK’lı ama Batman’da faili meçhulcü diyorlar. Hayatında PKK’ya taş atmamışlar bize hakaret edebiliyorlar. Sizi gidi yalancı kolpacılar sizi.” dedi.

"ULAN SİZ KİMSİNİZ!"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2005 yılında başbakan iken Diyarbakır’da yaptığı konuşmayı hatırlatan Akşener, eski bir korucubaşının kendisine söylediklerini aktararak şöyle konuştu: “İsmini söylesem hepinizin tanıdığı önemli bir Güneydoğulu korucubaşı, milletvekilliği yapmış bir ağabeyim beni aradı ve bana şöyle dedi: ‘Torunlarım, yeğenlerim gelip bana diyor ki: Amca, dede biz Kürt halkına ihanet mi ettik? Türkiye Cumhuriyeti’nin yanında durduk ettik diye."

"Siz o insanları darmaduman ettiniz, PKK’ya feda ettiniz." diyen Akşener, “Ulan siz kimsiniz de bizi suçlamak kim?” şeklinde konuştu.

Akşener'in açıklamaları ise şöyle:

“Biz; 20 Ocak 2020’den beri esnaf esnaf, dükkan dükkan geziyoruz. Bunun anlamı şu: Uzun bir zamandır birbirine düşürülen, ‘şuculuk, buculuk’ üzerinden komşunun komşuya düşman edildiği, kardeşin kardeşten soğutulduğu, nerede doğduğumuz, neye inandığımız üzerinden kavga ettirildiğimiz bir düzenekten kurtulmanın yolu bu esnaf dükkanlarının içerisinde gördüğümüz, ‘müşteri velinimettir’ inancını siyasetçi cenahına ‘seçmen velinimettir’ inancı haline getirebilmek için gezdik.

Bu dükkanların içinde bugüne kadar hiçbir siyasi partiyi yermedik. Kendi partimizi övmedik ve propaganda yapmadık. Sadece oradaki dertleri, bize söylenenleri, bizden istenenleri, talepleri dinledik onu milletvekillerimiz, yetkili arkadaşlarımız aracılığıyla Meclis’e getirdik, Meclis’te soru önergeleri, araştırma önergeleri, kanun teklifleri haline getirdik, duyulmasını sağladık. Ben grup konuşmalarımın içine koydum. Çözümlerini ürettik, iktidara da dedik ki ‘bunlar miri maldır al kullan. Seçmenimizin talebi budur, insanımızın isteği budur. Al kullan yerine getir, sen kazan. Ama yapmıyorsan biz yapacağız o zamanda biz kazanacağız.

“BİRİNCİ ÖNCELİĞİMİZ MİLLETİMİZİN ÇIRAK ÇIKMASININ ÖNÜNE GEÇMEKTİR”

Lüzumsuz tartışmalar sizi çırak çıkarıyor. Birinci önceliğimiz seçmenimizin, milletimizin çırak çıkmasının önüne geçmektir. O dükkanların içinde neler mi gördüm? Besici gördüm ağlıyor, gebe ineğini göndermiş kasaba, kesime. Kimi gördüm? 92 puanla oğlu atanamamış, oğlunun 58 puanla arkadaşı atanmış çünkü AK Parti bünyesinde ayısı varmış, dayısı varmış ama oğlu atanamamış. Bağıra bağıra ağlayan anneler gördüm. 10 maaş, 5 maaş, 11 maaş, 15 maaş alan danışmanların karşısında hissettiği çaresizliği gözündeki yaşla dile getiren gençler gördüm. ‘Bu ülkede nefes alamıyorum, iş bulamıyorum mühendisim ama hiçbir yerde iş yok ben onun için Kanada’ya gidiyorum garsonluk yapacağım’ diyen, ağlayan gençler gördüm. Bütün bunların anlamı bu bir harami düzendir.

“BİZİ KÜRTLERLE DÜŞMAN EDEMEYECEKLER”

Bu can bu bedende durdukça, bu netlikte bir şey söyleyeyim bizi Kürtlerle düşman edemeyecekler. Kürtlere yanlış bir kelime söylemeyeceğiz, söyletmeyeceğiz. Onlar canları pahasına bu devletin yanında durdular. PKK’nın yanında duran elbette vatan hainidir. PKK bir silahlı ayrılıkçı terör örgütüdür. Bu başka bir şey. Bizim Güneydoğu Anadolu’da bir il başkanımızın ailesinden beş şehit var. Bunu nasıl unutacağız biz? Hepimize düşen bir iş var. ‘Şuculuk, buculuk’ üzerinden aynı zamanda devletinin yanında durmuş gazisi, şehidi olan aileleri de hızara veren bu dili birlikte ortadan kaldıracağız. Hem o harami düzeni yıkacağız hem de bu kolpacılığı ortadan kaldıracağız.

“SENİN ÇOCUĞUN AĞLARKEN BİRİLERİNİNKİ KEYİF ÇATIYORSA O BİR HARAMİ DÜZENDİR”

Hepimiz el ele vereceğiz çünkü seçmen velinimettir. Senin çocuğun ağlarken birilerininki keyif çatıyorsa o bir harami düzendir. Seçmen olarak ‘ben bir velinimetim’ deyip siyasetçiyi karşına getireceksin. Ve helal oylarınızla, demokrasiyle sandıkta bu harami düzeni el birliğiyle birlikte götüreceğiz.”