CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü dolayısıyla Ankara’nın Polatlı ilçesinde Sarıoba Köyü’nde mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarıyla birlikte kaldığı METİP (Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının İyileştirilmesi Projesi) yerleşkesine gerçekleştirdiği ziyaretle ilgili dikkat çekici bir açıklama yaptı.
KORUMALAR İŞÇİLERİ BAKANA YAKLAŞTIRMADI
Tanal yazılı açıklamasında, dünkü ziyarette Bakan Bilgin’e taleplerini iletmek isteyen mevsimlik tarım işçilerinin korumalar tarafından engellendiğini belirtti.
Bilgin’e seslenmek istediğini dile getiren Tanal, “Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, sizden bir gün önce gidip incelemelerde bulunduğumuz Polatlı Sarıoba METİP alanına BM Mukim Koordinatörü Alvaro Rodriguez, UNICEF Türkiye Temsilcisi Regina De Dominicis, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Temsilcisi Numan Özcan ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Birinci Müsteşarı Angel Gutierrez Hidalgo ile birlikte gitmişsiniz. Birçok mevsimlik tarım işçisi hemşerim, koruma engelinden dolayı size ulaşamamış. Korumalarınız koronavirüs gerekçesiyle işçileri size yaklaştırmamış. İşçiler tarafından fotoğraflar eşliğinde bana gönderilen mesajda, ‘Bakanın korumaları, bizi bakanın yanına yaklaştırmadı. Korona nedeniyle… Ama diğerleri dibine girmiş! İşçiyiz diye yaklaştırmadılar bizi” deniliyor. Akabinde işçilerle telefonla görüşmelerimiz oldu. Fotoğraflara bakınca hakikaten etrafınızda işçiler dışında herkes var! Elbette ki Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü vesilesiyle miniklerle hatıra fotoğrafı çekmeniz, METİP alanını gezmeniz kıymetlidir. Lakin keşke miniklerin çilekeş büyükleriyle, seçilmiş kişiler hariç, koruma engeli olmadan sohbet edebilseydiniz, sorunlarını dinleseydiniz. Bakın sizden bir gün önce biz oradaydık. Sınır koymadan mevsimlik tarım işçileriyle buluştuk, dertlerini dinledik, notlarımızı aldık. Aman virüs bize bulaşır diye insanları yanımızdan uzaklaştırmadık! Yani korona sadece işçilerden mi bulaşıyor ki, etrafınızda o kadar kişi varken korumalar sadece işçileri engelliyor?” ifadelerini kullandı.
BAKANLA GÖRÜŞSELERDİ TALEPLERİ BU OLACAKTI
CHP’li vekil Mahmut Tanal, şöyle devam etti: “Sayın Bakan, gittiğiniz METİP alanında mevsimlik tarım işçisi ailelerin ve çocuklarının eksikliklerini öğrenebildiniz mi? Ben size bilgi aktarayım: İlkokula giden 17 öğrenciden sadece 3 kişinin tableti var. 11 lise öğrencisinin hiç tableti yok. İnternet yok. Telefonlar doğru düzgün çekmiyor. Banyo için sıcak su yok. Eğer korumalarınız izin verseydi, sizden bu eksikliklerin giderilmesi talep edilecekti. Hazır Polatlı’ya gitmişken keşke bizim gibi METİP alanı dışında, diğer köylerde çadırlarda kalan mevsimlik tarım işçilerini de ziyaret etseydiniz. O zaman şunu görecektiniz: Ailelerin çocuklarıyla birlikte kaldıkları çadırlar yırtık. Elektrik yok, su yok, telefon şebekesi yok. Uzaktan eğitim için internet ve tablet zaten yok. Tuvalet ve banyo yok. Sağlıksız koşullarda yaşam mücadelesi veren insanlarla karşılaşacaktınız.”
KOMİSYON ÜYELERİ, BAKAN GELİYOR DİYE ÖĞRETMEN GETİRMİŞLER
“Ayrıca METİP alanında bizim ve sizin ziyaretinizden dolayı önceden yapılan göstermelik hazırlıklar, sizi yanıltmasın. Mevsimlik tarım işçilerinin şartları gerçekten çok kötü” diyen Tanal, şunları söyledi: “Öğrenciler, mevsimlik tarım işçiliğiyle geçinen aileleriyle birlikte Mart ayının sonunda Polatlı’ya geldi. Pandemi şartlarında uzaktan eğitim de sürüyor. METİP alanında çocuklar sadece birkaç gündür eğitim görüyor. TBMM Çocuk Hakları Alt Komisyonu üyeleri, Bakan gelecek diye öğretmenleri 3 gün öncesinden göndermişler. Bunun adı göz boyamadır, kandırmacadır, çocuklarımızı siyasi emellerine alet etmektir. Annelerimiz ekmek pişirecek odun dahi bulamıyor. Makyajlamayla birilerini ikna edebilirler ama bizleri kandıramazlar!”
BAKANIN TUTUMU DAYIBAŞILARI CESARETLENDİRİYOR!
Bakan Vedat Bilgin’in dün gittiği Polatlı Sarıoba METİP alanında mevsimlik tarım işçilerinin kayıt dışı çalıştırıldığını belirten Tanal, “Güneşin altında çalışan işçilerin ne kadar yevmiye alacakları belli değil. Dayıbaşıların inisiyatifiyle ücret belirlenecek. Sayın Çalışma Bakanı, kayıt dışı çalıştırılan işçilerin bulunduğu yere ziyarete gidiyor! Kayıt dışılıkla ilgili bir işlem yapıldı mı, yapılmadı mı? Bakan’ın gittiği yerde 150 kişi çalışıyor. Dolayısıyla bu işçiler hakkında İş Kanunu’nu uygulanmalıdır. İşçilerin İş Kanunu’na tabi olması demek, sigorta primlerinin yatması, en az asgari ücret tutarında ücret almaları demektir. Oysa METİP’teki işçiler, asgari ücretin çok altında bir ücretle, sigortasız çalıştırılıyor. Sayın Bakan, ziyaret ettiğiniz işçilerin sigortalı olup olmadıklarını sordunuz mu? Sigorta primlerini gördünüz mü? Bu tutumla dayıbaşılara cesaret veriliyor, güvence veriliyor. Yönetmeliğe göre işçilerle sözleşme yapılması gerekiyor. Ancak ortada bir sözleşme yok. Kayıt dışılıkla mücadele etmesi gereken Çalışma Bakanlığı, kayıt dışılığa kayıtsız kalamaz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın genelgesine göre, tarımsal üretimin yoğun olduğu il ve ilçelerde vali ve kaymakam başkanlığında Mevsimlik Tarım İşçilerini İzleme Kurulları oluşturulmalı. Hani bu kurullar tam manasıyla çalışıyor mu? Üzerlerine düşen görevleri yerine getiriyor mu? Bu kurulların hazırladığı raporlar var mı? Nerede bu raporlar” diye konuştu.