Tekrar hatırlatayım dedim!
 
“Türkiye’nin ve doğal olarak Türk Milletinin sıkıntılı günlerden geçtiğini söylemeye gerek yok.
 
Hatta sadece Türkiye Türklerinin değil başta Irak ve Suriye Türkleri olmak üzere tüm dünyanın dört bir köşesinde yaşayan Türklerin, çok büyük sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu veya yok yada asimile edilmek istendiklerini rahatlıkla belirtebiliriz. Örneğin; Kırım ve Doğu Türkistan’da olduğu gibi...
 
Türkiye’de son 15 günde yaşananlara bakarak, ülkemizin hızla milli mücadele şartlarına sürüklendiğini görüyoruz. Bunda iktidarın yanlış politikalarının ve ihanetin önünü açmasının büyük payı var.
 
İç ve dış ihanet şebekeleri ise azmış durumdadır. Buna karşılık Türk Milleti mutlaka çareler üretmelidir. Bu çare; demokrasi ve hukuk sınırları içinde kalınarak, Türk Milletini iktidar yapmaktır. Bu nasıl olacaktır?
 
Eğer Türk Milletinin milli mücadele şartlarına sürüklendiğini kabul ediyorsak ve demokrasi içinde hukuka bağlı kalınarak bir şeyler yapmak istiyorsak, en gerçekçi adımları atmak zorundayız.
 
Benim seslenişim; MHP kadroları ve gönüllülerinden ziyade, bu güne kadar herhangi bir nedenle tercihini MHP’den yana kullanmamış insanlarımızadır.
 
Çünkü MHP kadroları ve Türk Milliyetçileri, sahip oldukları tecrübe ve köklü fikirler nedeni ile zaten ne yaptıklarını bilen insanlardır. Buna karşılık MHP’ye; tereddütlü, önyargılı ve güvensiz yaklaşan milyonlarca Türk Milletine mensup kardeşimiz vardır. Şimdi zaman, bu kardeşlerimizin MHP üzerine düşünmelerini sağlama zamanıdır.
 
Dış güçlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin; Türk devletine ve Türk Milletine nasıl saldırdıkları artık alenileşmiştir. Yani bilmiyorduk, görmemiştik, duymamıştık gibi söylemler artık mazeret olmaktan çıkmıştır. Biz yani kendini Türk Milletine mensup görenlerde, mutlaka meşru çerçevede, karşı tedbirleri almak zorundayız.
 
Şer cephesinin saldırılarının çok değişik boyutlarının olduğunu görüyoruz. Bu boyutlardan biri de, MHP ve Devlet Bahçeli’ye karşı inanılmaz bir kara propaganda yürütmek ve onları Türk toplumuna farklı tanıtmaktır. Bunun niçin olduğu, son günlerde daha anlaşılır hale gelmiştir.
 
Şimdi yapacağımız şey; hem olayları hem de bu olaylardan kendimizi nasıl kurtarabileceğimizi düşünmektir. Onun için, elinizdeki en önemli alternatif olan MHP üzerinde düşünmenizi, size bir kez daha salık veriyorum.
 
MHP ve Devlet Bahçeli; size ne medyanın anlattığı ne de kara propaganda odaklarının saldırdığı gibi bir siyasi kuruluştur. MHP kadroları ve Devlet Bahçeli; sadece ve sadece Türk Milletine hizmet etmekten ve Türk Devletini sonsuza kadar yaşatmaktan başka gaye taşımayan ve akla hayale gelmedik saldırılara rağmen dimdik ayakta kalan insanlardır.
 
MHP ve lideri Devlet Bahçeli; dürüsttür, çalışkandır, ilkelidir, fedakardır, vizyonerdir, tecrübelidir ve Türk Milletinin demokrasi yolu ile vereceği “Milli Mücadele”nin de talibidir. Bahçeli’yi yakından tanırsanız, görürsünüz ki; hepimiz için atan yüreğiyle bir babadır, amcadır, ağbidir, kardeştir ve bir vefa abidesidir.
 
Eğer Türkiye’de son iki haftada yaşananlar, dünyanın her hangi bir yerinde yaşansa ve oralarda MHP gibi bir parti ve Bahçeli gibi lider olsa, emin olun ki; en az % 60 – 70 destek ile o parti iktidar yapılır. O halde biz niçin yapmayalım?
 
Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP; 2011 seçimlerinde aldığı % 13.01 desteğe ve çıkardığı 53 milletvekili sayısına ve henüz 24. Dönem tamamlanmamasına rağmen, TBMM’de; 460 Kanun teklifi, 395 Meclis Araştırma Önergesi, 20 Genel Görüşme Önergesi, 7 Gensoru, 3543 Sözlü Soru, 18898 yazılı soru ve 241 Gündem Dışı Konuşma ile Türk Milleti adına yasama ve denetleme görevini de büyük bir başarı ile yerine getirmiştir.
 
Dediğim gibi; MHP üzerine düşünmek derken, herhangi bir nedenle MHP’ye muhalif, önyargılı ve güvensizlik içinde olanlara sesleniyorum.
 
Biliyorum ki; Haziran 2015 seçimleri Türk Milleti için, varolmak mücadelesi içinde geçecektir. Ben yaşadığımız bu günleri “Milli Mücadele” günlerine benzetiyorum. Çıkış arıyorum ve sizlerinde bu durumdan çıkış için kafa patlattığınızı biliyorum. Onun için düşüncelerimizi netleştirelim ve gücümüzü birleştirelim diyorum.
 
Dediğim gibi lafım sözüm; 50 milyonun üzerindeki Türk seçmenine! Eğer vereceğimiz bir karış toprağımız yok ve çocuklarımıza aldığımız mirası eksiksiz bırakmak zorundayız ve de geleceğe ihanet edemeyiz diyorsanız, MHP üzerinde düşünmek zorundayız... Tıpkı bizim size bunu hatırlatma zorunluluğunda olduğumuz gibi!”