Yeniçağ Gazetesi Yazarı Orhan Uğuroğlu Türk Siyasi tarihinde 'Siyaset Dili'nin ne kadar kötü örnek olduğunu, bugün birlikta tabiri yerindeyse sarmaş dolay, olan siyasetçilerin geçmişte bir birlerine ağıza alınmayacak dille hakaretler ettiğini hatırlatan bir yazı kaleme aldı.  İşte Orhan Uğuroğlu'nun yazısı:

"Canciğer kuzu sarması" olduklarına bakmayın bugün. Dün birbirlerine öyle hakaretler ediyorlar, öyle hitap ediyorlardı ki partilileri de muhalefet de unutmasın istedim. Çünkü dünya siyaset tarihinde yaşanmayan, yaşanması da mümkün olmayan bir tablo var Türkiye'de. "Canciğer kuzu sarması" olduklarına bakmayın bugün. Dün birbirlerine öyle hakaretler ediyorlar, öyle hitap ediyorlardı ki partilileri de muhalefet de unutmasın istedim. Çünkü dünya siyaset tarihinde yaşanmayan, yaşanması da mümkün olmayan bir tablo var Türkiye'de.
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli "Tek Adam Rejimi" için iş birliği yapmadan önce her fırsatta birbirlerini kıyasıya şöyle eleştiriyorlardı:


Recep Tayyip Erdoğan'dan Devlet Bahçeli'ye:

İsmail Küçükkaya'nın Annesi denizde kalp krizi geçirdi! İsmail Küçükkaya'nın Annesi denizde kalp krizi geçirdi!
  • - "Bunlar kandan beslenen vampirler. Bunlar doğru konuşmazlar, bunlar dürüst davranmazlar. 
  • - En iyi yaptıkları iş kışkırtmaktır, hırçınlıktır, terörize etmektir, kavgadır, saldırıdır. 
  • - Irkçılık yaptınız, kavmiyetçilik yaptınız, kabilecilik yaptınız, şeytani olan anlayışa hizmet ettiniz. 
  • - Sayın Bahçeli bugün milliyetçilikten dem vuruyor. Kime yutturacaksın sen bu milliyetçiliği? Kafatası milliyetçiliği ile milliyetçilik olmaz. 
  • - Söylüyorum rahatsız oluyor. Senden olsa olsa ancak kafatası milliyetçisi olur. 
  • - MHP gider sadece ırkçılığın dili ile konuşur. Türklük üzerinden ırkçılık yapanlar bu topraklara ve bu toprakların değerlerine ihanet içindedir
  • - Türk milliyetçiliğine de karşıyız ırkçılığa da karşıyız. 
  • - Kimse bizim karşımıza Türklük ile de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına almış bir iktidarız.
  • - Bu Bahçeli'nin ağzından salyalar akıyor.
  • - Taksim'de bin kişiyi 2 bin kişiyi yürütmek, 2 bin genci yürütmek problem değil. Biz de kalkarız onların karşısına 5 bin 10 bin genci koyarız."

Devlet Bahçeli'den Recep Tayyip Erdoğan'a:

  • - "Kimin karşısına çıkartıyorsun?
  • - Milletin evladının karşısına senin nereden 10 bin milisin var ki çıkartmayı düşünüyorsun?
  • - 9 yıllık iktidar döneminde geleceğin bir devrim ordusuna güven teşkil edecek 10 bin milis mi yetiştirdin?
  • - 10 bin milisinle taksime gel, ben de bin Bozkurt'umla oraya geleyim.
  • - İnanıyorum ki Kasımpaşa'ya kadar arkana bakmadan kaçacaksın.

Recep Tayyip Erdoğan'dan Devlet Bahçeli'ye:

  • - "Sayın Bahçeli sen bozkurtlarla mı dolaşıyorsun? 
  • - Bozkurtların sana hayırlı olsun. 
  • - Ben bozkurtla dolaşmıyorum, ben eşrefi mahlûk olan insanlarla dolaşıyorum."

Devlet Bahçeli'den Recep Tayyip Erdoğan'a:

  • - "Evet, Recep Tayyip Erdoğan, ben bir bozkurt olarak, elbette bozkurtlarla dolaşıyorum.
  • - Senin etrafında eşrefi mahlûk olarak gördüklerin aslında Esfel-i Sâfilîn'dir.
  • (Esfel-i Sâfilin: Sefillerin en sefili, Cehennem'in en aşağı tabakasındaki aşağıların en aşağısı… En aşağı yer, Cehennem'in en alt tabakası - OU)
  • - Sen bozkurtları yanındaki çakallarla mı karıştırıyorsun?
  • - Etrafında bulunan insan suretindeki ahlaksızlarla, aziz dava arkadaşlarımı bir tutmaya nasıl cüret edersin?"

Recep Tayyip Erdoğan'dan Devlet Bahçeli'ye:

  • - "Bunların milliyetçiliği nasıl bir şey biliyor musunuz? 
  • - Bunlar önünü kestikleri adamın sağcı mı, solcu mu olduğunu öğrenmek için ne derler biliyor musun? 
  • - 'Fatiha'yı oku.' 
  • - Sonra da yanlarındaki arkadaşlarına dönüp doğru okudu mu diye sorarlar."

Devlet Bahçeli'den Recep Tayyip Erdoğan'a:

  • - "Bundan sonra ırkçı, kafatasçı, kovboy, Fatiha'yı bilmeyenler, hayvanlar, morg bekçileri dediği aziz dava arkadaşlarıma iltifatlar yağdırırsa kimse şaşırmamalıdır.
  • - Başbakan Erdoğan'a bildirmek isterim ki üç hilalin altında kendisine ve emellerine asla yer yoktur ve olmayacaktır."

***
İşte bu sözlere rağmen, bu suçlamalara ve hakaretlere rağmen MHP ile AKP Cumhur İttifakı içindeler.
MHP için tek başına iktidar olma hayal haline geldi.
Erken ya da 2023 yılında yapılacak "Cumhurbaşkanlığı" seçiminde anayasaya göre 3. kez aday olması hukuken mümkün olmayan Erdoğan bu engeli aşabilmek için, "Yeni Anayasa"formülüne sığınıyor.
Dikkatinizi çekmek istiyorum Erdoğan;
- "Cumhurbaşkanlığına adayım" demedi, diyemedi…
Ama Bahçeli anayasa engelini umursamadan defalarca şöyle dedi;
- "2023'te Cumhurbaşkanı adayımız muhterem Erdoğan'dır."
Erdoğan kurultayda "2023-2053-2071" hedeflerinden bahsettiğine göre Bahçeli şunu der mi?
- "2053'te de adayımız Erdoğan'dır…"
Takvimsel not: Bahçeli 105, Erdoğan 99 yaşında olacak.

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi

Editör: TE Bilişim