Dişeti hastalıkları kalp sağlığını tehdit ediyor Dişeti hastalıkları kalp sağlığını tehdit ediyor

Sağlık Bakanlığı’nın Merkezi Hekim Randevu Sistemi’ndeki (MHRS) sorunların çözümüne yönelik yapmış olduğu projelerin sorunu çözmekte yetersiz kalacağını vurgulayan SAHİM-SEN Başkanı Özlem Akarken, “Vatandaşlara 182’yi zor öğrettik. Dijital uygulamaları kullanamayan, randevu almak için hala eşinden dostundan yardım isteyen vatandaş grubumuza yönelik bu nasıl sağlanacak açıkçası endişeliyiz… Türkiye’de hastaneler farklı programları kullanıyor. Randevusunun iptal edildiğini hastane ortamında öğrenen vatandaşların şiddete başvurmayacağının garantisi verilmelidir. Randevu alamayan hastalar, acilleri doldurmakta ve buraları işlevsiz hale getirmektedir. Yetkililer umarız bütün bu olumsuzlukları öngörmüştür” dedi.

Merkezi Hekim Randevu Sistemi(MHRS)’ndeki sorunların gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Bir yandan randevu alınamıyor bir yandan randevu alamayan hastalar büyük zorluklar yaşıyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, MHRS ile ilgili farklı çözümleri olacağını ve farklı tedbirler alacaklarını ifade ederek, sorunu kalıcı şekilde çözeceklerini dile getirdi. Bakan Koca, öncelikle iptal edilmeyen randevulardan kaynaklanan, kullanılamayan kapasitenin diğer vatandaşların kullanımına açılacağını söyledi. Koca, gelemeyeceği randevuyu iptal etmeyen vatandaşların söz konusu durumun ilkinde 15 gün içerisinde aynı branşa randevu alamayacağının altını çizdi. Aynı şekilde randevusuna ikinci kez gelmeyen vatandaşlar, 15 gün içerisinde tüm branşlardan randevu alamayacak. Son dakika iptalleri nedeniyle atıl kapasite oluşmaması için randevu iptal süresi, en geç bir önceki gün saat 23.59’la sınırlandırılıyor. İptal edilen randevular yerine, muayene saatinden 1 saat öncesine kadar yeni randevu verilebileceğini ifade eden Sağlık Bakanı Koca, böylelikle daha fazla hastanın randevu almasını ve kapasitenin verimli kullanılmasını sağlamış olacaklarını belirtti.

182’Yİ ZOR ÖĞRETTİK, MHRS’DEN RANDEVU ALAMAYAN VATANDAŞLAR VAR!

Bakanlığın almış olduğu bu önlemlerle ilgili bir değerlendirme yapan Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Başkanı Özlem Akarken şu bilgileri verdi: “Randevu sorununu kalıcı olarak çözmek için ilk tedbir: 1 gün öncesinden onaylanmamış randevular geçersiz kabul edilecek diye bakanımız açıklama yaptı. Dijital uygulamaları kullanamayan, hala randevu almak için eşinden dostundan yardım isteyen vatandaş grubumuza yönelik bu nasıl sağlanacak açıkçası endişeliyiz… 

TÜRKİYE’DE HASTANELERDE FARKLI PROGRAMLAR KULLANILIYOR

Yeni tedbirleri kademeli şekilde hayata geçirerek, randevu sorununu kalıcı olarak çözmek için çalışmaların başlatıldığı beyan edildi. Türkiye’de hastanelerin farklı program kullandığı, farklı programlardan dolayı hekimlerin bazı tetkik sonuçlarını göremediği, hastalarla iletişime geçildiğinde ise bazen çözüme ulaşıldığı, bazen ulaşılamamasından dolayı sorunlar yaşandığı yapılan toplantıda umarız dile getirilmiştir. Sağlık sisteminde   hastanelerde kullanılan sistemin tek olması gerekmektedir. Uygulamaya konulacak ilk tedbir, hastadan, “Randevuma geleceğim” onayımın alınmasıdır. Bu  da telesekreter yoluyla halledilebilir dijital ortamda alınacak onay dediğimiz gibi sorunlara yol açabilir. Biz, topluma 182’yi zor öğrettik hala MHRS’den randevu almak için dijitali kullanamayan vatandaş var.  Bu onayın randevudan önceki gün 23.59’a kadar verilmesi ise ne derece doğru? Umarız gerekli önlemler, projeler yapılmıştır.  Onaylanmamış randevular iptal edilmiş sayılacak ama çoğu vatandaşımız randevumuz var diye hastanelere gelecek. İptal edilen randevu başka vatandaşa verilecek o da hastaneye gelecek. Ayrıca her branşın muayene süresi farklı bunun da gözardı edilmemesi lazım. Bir dahiliye ile KBB’nin ya da genel cerrahinin ya da ortopedi hekiminin muayene süreleri farklı. Bunların da ayarlanması gerekiyor. Bu da muayene süreleri yani randevu aralıklarının da yeniden düzenlenmesinin elzem olduğunu göstermektedir. Sayın bakanımızın bu yönde bir açıklaması olmadı.

RANDEVU ALAMAYAN HASTALAR ACİLLERİ DOLDURUYOR

Bugünkü verilere göre %20 kapasite artışına karşılık gelip randevu aldığı, onay verdiği halde gelmeyenler, aynı branşta hiçbir hekime ve sağlık tesisine müracaat edemeyecek. Aynı klinikten mükerrer randevu alamayacak. Randevu alamayan hastalar acilleri dolduruyor maalesef. Yakında uygulamaya konacak bir yöntemle ikinci randevusunu aldığı halde bu randevuya da gelmeyenlerin randevu almasını 15 günlük zaman dilimi için bütün branşlarda randevuya kapalı hale getirilecek deniliyor. Acil sağlık hizmeti de engellenemeyeceği için kamuda sağlıkta tasarruf yapılamayacağı için birçok sorun umarız başlamaz. Biliyoruz ki randevu sorununu kalıcı olarak çözmek amacıyla getirilen uygulamaları süreç ilerledikçe başka tedbirler izleyecektir.”

RANDEVUSUNUN İPTAL EDİLDİĞİNİ HASTANEDE ÖĞRENEN VATANDAŞ ŞİDDETE BAŞVURABİLİR!

Randevu konusuyla alakalı SAHİM-SEN’in Başkanı Akarken, “Randevu saati içinde bir belirgeç getirilmeli saat 9:00’da randevusu olan vatandaşımız 11:00’de gelebiliyor ve randevum vardı diyebiliyor. Bu da sahada gördüğümüz ayrı bir sorun. Bu nedenle MHRS_182 randevusunu iptal olduğunu bilmeyen ve hastaneye gelen kişilere çözüm üretilmelidir. Mesela vatandaşımız ilçeden geliyor randevu almış ama teyidini yaptırmamış, bu sebeple randevusu iptal olmuş. Ama bu kişilerin randevusunun iptal olduğundan haberi yok ve hastaneye geldiler. Sonra hastane personeli senin randevun iptal olmuş, muayene olmak istediğiniz doktorun da randevuları doldu dediğinde bu durumda stres katsayısı artan vatandaşımızın hastanede şiddet olayına sebebiyet vermeyeceğinin garantisi sağlanmalıdır. 182 randevusu iptal olan kişiye muhakkak sesli mesaj veya sekreterya tarafından ulaşılarak randevusunun iptal edildiği bildirilmesi önem arz etmektedir” dedi.

BÜTÜN HASTANELERDE AYNI SİSTEMİN KULLANILMASI GEREKİYOR

Çözümü bütün hastanelerde aynı sistemin kullanılması olarak gördüklerini ifade eden Akarken son olarak şunları söyledi: “Branşlara göre muayene süresinin verilmesi, randevu teyidinin mutlaka sesli alınması, atamalar ve uzman kadrolarının artırılması, son zamanlarda emekli olup özel hastanelere geçen hekim sayısının göz ardı edilmemesi ve bir an önce yeterli hekim istihdamı yapılması gerekmektedir.”

Editör: MURAT AYDIN