Telekulakta görevli “paralelcilerin” el altından sızdırdıklarına göre Sayın Büyüğümüz çok önemli bir suç duyurusunda bulunmuş! Duyduklarımı aynen aktarıyorum:
30 Mart’ta yapılacak Yerel Seçimlerde benim Belediye Başkanlarımı bir daha seçtirmemek için çete kurdularrr. Elimde belgeleri varrr! Bu çete devletin içinde çöreklenmiştir. Büyük ihtimalle dış düşmanlarımız da bu çetelere yardım ve yataklık etmektedirler. Amaçları, bizim dünyaca ünlü büyük belediyecilik başarılarımızı çekememeleridir. Yaptıklarımıza engel olmaktır.
Bu çeteler AK Parti düşmanıdır! Dolayısıyla ülkemizin de düşmanıdır. Buradan Savcılarıma suç duyurusunda bulunuyorummm. Ya, bu arada savcılarımın hangisi benim, hangisi Haşhaşilerindi, biraz karıştı ama tez zamanda onu da düzelteceğiz. Eyyy savcım; bu çetelerin biri ana muhalefet, diğeri de yavru muhalefet tarafından kurulmuştur. İşte isimlerini de veriyorum: CeHaPe ve MeHaPe!
Aldığım duyumlara göre 30 Mart seçimlerinde benim Belediye Başkanlarımı seçtirmemek için benim vatandaşımın kafasını karıştırmaktadırlar. Ama yağma yok; onlara izin vermeyeceğim. Bunun için yeni bir Seçim Yasası hazırlatıyorum. Bundan böyle seçimlerde muhalefet partilerinin: TV’lerde açık oturum yapmaları, gazetelerde beyanat vermeleri ve seçime 6 ay kaladan seçim bitene kadar ne açık havada, ne de kapalı havada toplantı yapmalarını yasaklıyorummm!
Ülkemizde demokrasinin kralı “İleri Demokrasi” var. Hukuk zaten demokrasiden, yani benden yana. Ufak tefek aksamalar vardı ama onu da tayinlerle, görevden almalarla ve HYSK’ya istediğimiz şekli vererek halledeceğiz inşallah!
Biz bu zamana kadar hiç kuvvetleri ayırdık mı? Bizde ayırımcılık-bölücülük değil birleştiricilik varrr! Kuvvetleri de ayrı ayrı küs durmaktan kurtararak benim emrim altında birleştirerek olayı zaten çözdüm.
Şu ana kadar benim ve çocuklarımın hiç yolsuzluk yaptığını gördünüz mü? Benim bakanımın ve de çocuklarının rüşvet aldığını duydunuz mu? Bu muhaliflerin gözü benim evlatlarımın malında-mülkünde. Kıskançlıklarından çatlıyorlar. Bizi çekemiyorlar bunlarrr! Biz birrr delik Allah’ın kuruşunu yemeyizzz. Bizim dinimiz de var, Allah’ımız da var. Gerekirse Allah’a hesap veririz, yine sizlere hesap vermeyizzz!
Bizim büyüklüğümüzü çekemeyen muhalifler, iç ve dış güçler, İsrail ve Yahudiler, Avrupalı ve Asyalılar, hatta Afrikalılar, benim yüzde ellimin dışında kalanların tümü bana iftira ediyorlarrr. Ayakkabı kutularına milyon dolarları doldurup, kese kâğıtlarında, elbise poşetlerinde milyonlarca lira verip peşinden de “aha, bakın bunlar rüşvet alıyor” diyorlarrr. Biz çocuklarımızı da, bakanlarımı da, onların çocuklarını da, hatta eniştelerini, amcalarını, bacanaklarını ve de bilumum sülalelerini kimselere yedirmeyizzz. Bu zamana kadar biz hiç adalete müdahale ettik mi, hukukun işine karıştık mı? Ama bunun hesabını vereceklerrr!
İşte şu anda da en ileri demokratik hakkım olarak benim Savcıma suç duyurusunda bulunuyorum. Bu ülkede tek başıma ben varken; benim partim varken, başka partilere ne gerek var? Bana ne kadar iftira attıklarını anlattım. Artık bir daha söyletmeden gereğini yaparsınız yani!… Bir müsteşarımın dediği gibi “yoksa sonuçlarına katlanırsınız!”
Şimdi o muhalifler düşünsün bakalım!