Yavuz KUŞDEMİR- Tufan HAMARAT/ UŞAK (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Uşak Cumhuriyet Meydanı'nda 27 Mayıs'ın yıldönümünde toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, "Bir yiğitten alınan demokrasi sancağı sizlerin desteğiyle 7 Haziran'da daha yüksek bir burca dikilecek. 27 Mayıs heveslilerine yeni vesayetler kuracaklara en iyi cevap olacak" dedi.
Uşak'a toplu açılış törenine katılmak üzere uçakla gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uşak Havalimanı'na indi. Ardından Uşak Valiliği'ne gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vali Seddar Yavuz'u makamında ziyaret etti. Bu sırada yağmur şiddetini artırdı. Alandakiler sağanak yağmura aldırış etmeden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sevgi gösterisinde bulundu. Valilikte yaklaşık yarım saat kalan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Cumhuriyet Meydanı'nda ki Atatürk Anıtı önüne kurulan platforma gelerek eşi Emine Erdoğan ile halkı selamladı. Mitinge yaklaşık 15 bin kişi katıldı. Bazı Uşaklılar evlerinin ve işyerlerinin balkonlarından ellerinde Türk bayrakları ile sevgi gösterisinde bulundu. Vali Seddar Yavuz ve Ak Partili Uşak Belediye Başkanı Nurullah Cahan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Uşak'a sağladığı desteklerden dolayı teşekkür etti. Miting sırasında bazı genç kızlar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı görünce gözyaşlarını tutamadı.
DİK DUR EĞİLME MİLLET SENİNLE
Uşak'ta konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “27 Mayıs ihtilali, milletle alay edecesine yıllarca Hürriyet ve Anayasa Bayramı olarak kullanıldı. Menderes'in akibeti tıpkı demokrasinin kılıcı gibi siyasetçilerin üzerinde sallandı" dedi. Bu sırada alanı dolduranların “Dik dur eğilme, bu millet seninle" diye bağırması üzerine ise, “Bundan şüpheniz var mı? Biz sadece Allahın huzurunda rükuda eğiliriz" diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
BUNLARIN BİZİ TEHDİTLERİ HİKAYE
“Dikkat edin yönetimde hak iddia etmeye başlamış olanlar, hemen onlara 27 Mayıs'ı Menderes'in akibetini hatırlatıyorlar. Rahmetli Özal, Erbakan, bunları bizzat yaşadılar. İliklerine kadar yaşadılar. Bize de 40 yıl aba altından soba göstermelere maruz kaldık. Sizler de gazetelerde okuyursunuz. Bugün de birileri çıkıp konuşuyor. Resmimizi koyuyor altına de ne diyor? 'yüzde 52 oyla idama mahkum oldu' diyor ondan sonra da çeviriyor 'Mursi, yüzde 52 oy aldı. İdam kararı alındı' diyor. İdam kararı diyor ondan da bunu söylemedik vesaire. Dürüst olun dürüst. Elinizdeki yazılı görsel medyayla siz neyi ürküteceğinizi sanıyorsunuz? Her zaman şunu söyledik. Bunların bizi tehditleri hikaye. Paralel militanı olan bir sözde savcı 'bunların yaptıkları Menderes'i geçti sonları da onlar gibi olacak' diyor. 27 Mayıs sabahı Türk ordusu vazife başında diye sevinç başlıkları atan gazete de bizi Mursi'nin akibetiyle gösteriyor. Gezide marjinal gruplar, benzer tehditlerde bulundu. Milletin kalbine giremeyenler, maalesef hep darbelerden medet umdu. Ne zaman millet iradesine bir teşebbüs olsa uluslararası medya hemen bunların yanında yer alıyor. 28 Şubat'ta gezi olaylarında bunları gördünüz. New York Times aynısını yapıyor. Bu gazetenin kritik dönemde haberleri hep provokasyon kokar. Özal için 'hanedanlık kuruyor', 'Kibirli' diye yaftaladı. Vefat ettiği zaman da 'kavgacı cumhurbaşkanı öldü' diye memnuniyetini gizlemedi. İşi gücü bırakıp bizimle uğraşıyorlar. Nato'yu göreve çağırıyorlar. Ey New York Times, Gazze'de, katledilenlere ses çıkarmayan basın, güya bize basın özgürlüğü dersi vereceksiniz, öyle mi? Bunların hepsi sizlerin milletini iradesine gözlerini dikmiş durumda. Bunların hepsi sizlerin asil duruşlarını bilmiyorlar. Kirli ittifaklara benim aziz milletimin nasıl cevap vereceklerini bilmiyorlar. Bunlar ücretli şarlatanlar, vesayetin tetikçileri, milletin evlatlarının iktidarda olmasına tahammül edemiyorlar. Mısır'da mazlumun yanında durmamız, onları rahatsız ediyor. Onlar istemese de biz yolumuza devam edeceğiz. Sizlerin dualarıyla destekleriyle kutlu davaya omuz vermesiyle bunu yapacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın."
7 HAZİRAN SEÇİMLERİ ÇOK ÖNEMLİ
7 Haziran'da yapılacak genel seçimlere de değinen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7 Haziran seçimlerinin Yeni Türkiye'nin kurucu meclisinin teşekkül edeceği seçim olacağını söyledi. Bu seçimin 27 Mayıs'ın ebediyen gömüleceği bir seçim olacağını belirten Erdoğan şöyle devam etti:
DEMOKRASİ SANCAĞI 7 HAZİRAN'DA DAHA YÜKSEK BURCA DİKİLECEK
"Bir yiğitten alınan demokrasi sancağı sizlerin desteğiyle 7 Haziran'da daha yüksek bir burca dikilecek. 27 Mayıs heveslilerine yeni vesayetler kuracaklara en iyi cevap olacak. Projesini bizzat hazırlattığım, Yassıada ve Sivriada artık Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak tarihe geçecek. Başbakanımız temelini attı. İnşaat süreci başladı. O Yassıada artık oradaki müzede inşallah genç nesillere takdim edilecek. 7 Haziran Menderes'in Mursi'nin akibetiyle tehdit edenlerin hüsrana uğrayacağı seçim olacak. Eski Türkiye koaliasyonunu, sandığa gömmeye var mısınız? 15 bin kilometre öteden Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanına parmak sallayana hakettiği cevabı vermeye hazır mısınız? Birinci kuvvet basındır diyenlere siz hayır birinci kuvvet milletir demeye var mısınız? Buradan soruyorum öyle bir cevap verin de 15 bin kilometreden Pensilvanya'dan, Kandil'den, Brüksel'den duyulsun. Yeni Türkiye'nin inşasına hazır mıyız? Yeni anayasa istiyor musunuz? Başkanlık sistemini destekliyor musunuz? Sandıklarını patlatıyor muyuz? Menderes'in mirasına sahip çıkıyor muyuz? Maşallah ne kadar rahatsız olurlarsa olsunlar tehdit ederlerle etsinler, milletimle birlikle bunları haykırmaya devam edeceğiz. Bizi durduramayacaklar. Ne diyoruz. Tek millet Türkiye. Bizde etnik unsurlar arasında üstünlük neyledir? Allaha yakınlık iledir. İki, tek bayrak. Vatan topraklarında birileri operasyon düşünüyor, boşuna heveslenmeyin. Bizi karşınızda bulursunuz. TSK'yı karşınızda bulursunuz, emniyet teşkilatını karşınızda bulursunuz, hepsinden öte milletimizi karşınızda bulursunuz. Dört, tek devlet. Rabiamız bu. Devlet içinde devlet çıkmış biri paralel devlet devletin kurumlarına nüfuz ediyor. Yıllarca bunu din kisvesi altında yaptılar. Eğitim dediler öyle yaptılar ve bu adımları atmak suretiyle milletimizi aldattılar. Himmet dediler, kurban dediler, adak dediler bunları alıp kirli emelleri için kulladılar. Sonra 99 yılında kaçıp ABD'ye yerleşti. Niye oraya gittin? Mekke'ye gitseydin ya, Mediye'ye gitseydin ya. Hani hoca efendiydin? Oralara gitseydin ya. Bunların imamları hepsi kaçıp gidiyor. Cumhurbaşkanı olmadan önce söyledim. Hatırlıyor musunuz? İnlerine girdik kaçıyorlar. Yav imam mihrabı bırakıp kaçıp gider mi? Bunlar öyle. Siz kaçacaksınız, biz kovalayacağız. Hukuk sistemi içinde bunlarını takipcisiyiz. Asla taviz vermeyeceğiz. Siz böyle haykırdıkça kirli tezgahları bozulur."
MUHALEFET LİDERLERİNİ ELEŞTİRDİ
Muhalefet partisi liderlerini de ağır bir dille eleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir tanesi çıkmış terör örgütü arkalarında. Ne diyor? 'Taksim bizim Kabe'mizdir' diyor. Buna bak ya. Geçmişte bunların benzeri çok. 'Kabe arabın olsun, bize Çankaya yeter.' Kardeşim bizde tek Kabe var o da Mekke'de. Ne diyor 'Diyanet İşlerini kaldıracağız' diyor. İşi gücü bırakmışlar altındaki arabaya taktılar. Yav 320 bin TL araba. Bu onlar için kaynakmış. Bu makama o az bile. Kendisine dedim ki 'Cumhurbaşkanlığı makamında kullanmakta olduğum zırhlı mercedeslerden birisini sizlere tahsis edeceğim' dedim ve ettim. Televizyonda da söyledim, Vatikan'da Papa'ya uçak tahsis ediyorlar. Öyle tarifeli uçaklarla seyahat etmiyor. Bizim havuzumuz var. Başbakan'a da teklif edeceğim, tarifeli uçaklarla yurt dışına gitmesine izin vermeyeceğiz. O da havuzdaki uçaklardan yararlanacak. Ne diyorlar 'imam hatipleri kapatacağız' kim diyor sayın Kılıçdaroğlu. Kayseri'ye gidiyor 'hayır ben böyle söylemedim' diyor. Dürüst ol dürüst. 4 artı 8 ne demekdir? İmam hatiplerin orta kısımlarını kaldırılmasıdır. Müslüman biri sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Geç o işi. Bizler orta kısımları açtık mı? Ne oldu 60 binden 1 milyona çıktı. Artık imam hatiplerde başörtüsü yasak mı? Ben imam hatip mezunuyum. 4 çocuğum ve hepsi de imam hatibe gitti. Ben acıları yaşadım. Artık sizlerden üstün başarılar bekliyorum tamam mı? Çok çalışacağız. Siz bu başarılarla onlara ders vereceksiniz. Biri de kalkmış, aman yarabi, ölür müsün, öldürür müsün? Bunlar nasıl laflar. Türkiye'de din dersini bunlar kaldıracağız diyor. Yav neyi kaldırıyorsunuz? Biraz kendine gel. Sizler ne yaparsanız yapın, bırakın bu millet çocuklarını istediği okula rahatlıkla göndersin. Bundan rahatsız oluyorlar, siz dik durdukça bu Allahın izniyle bu kervan yürüyecektir" dedi.
BUNLAR AKŞAM BAŞKA SABAH BAŞKA
Ekonomik yönden yaptıkları yatırımları da anlatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Çok enteresan nereden başladık nereye geldik? Milli gelir 800 milyar dolar oldu. 36 milyar dolar ihracaat vardı, 158 milyar dolara çıktı. IMF'ye, 23.5 milyar dolar borcumuz vardı, şu anda sıfırladık, borç falan yok. Kalkmış diyor ki Kılıçdaroğlu, 'köprüyü möprüyü bırak' diyor, 'işsizliğe bak' diyor. 'Bana 4 sene verin işsizliği sıfırlayacağım' diyordu. Şimdi proje açıkladı. 'Onun sonunda issizliği düşüreceğim' diyor. Bunlar akşam başka, sabah başka. Seni SSK'dan biliyoruz. SSK'yı iflasa götürdün. Hastanalerimiz pislikten girilmiyordu. Hatırlayın. o günlerde ilaç alamıyorduk. Savaş Ay'ın programını izlediniz. değil mi bu adam bu. Onun için yere sağlam basacağız. Eğitimde Türkiye sıçrama yaptı mı? Üniversitesi olmayan ilimizi yok. Halep ordaysa arşın Uşak'ta. Sizlerden ricam var bir olacak iri olacak, diri olacak, kardeşçe olacak hep birlikte Türkiye olacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının ardından platformda temsili kurdela kesimini yaptı. Erdoğan ardından Cumhurbaşkanlığı otobüsü ile Uşak Belediyesine hareket etti. Eşi Emine Erdoğan ile halkı selamlayarak Belediye Hizmet Binası'na gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın üzerine gül yaprakları döküldü. Başkan Nurullah Cahan'ı makamında ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı otobüsüne binerek Uşak Bir Eylül Stadyumu'na geçti. Erdoğan buradan Cumhurbaşkanlığı helikopteri ile Aydın'a hareket etti.