Gül KABA-Ömer HASAR/İSTANBUL,(DHA)-TÜRK Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, "2019 yılının ocak-haziran döneminde büyükbaş hayvan ithalatı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 70, koyun ise yüzde 79 düştü" dedi. Türkiye'nin 2010 yılından beri canlı hayvan ve kırmızı et ithalatı yaptığını söyleyen TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, ithalat, ihracat rakamları, hayvancılığın sorunları, çözüm önerileri ve kurbanlık seçerken dikkat edilmesi gerekenlere yönelik açıklama yaptı. 2018 yılında kırmızı et ve canlı hayvan ithalatının en yüksek seviyeye ulaştığını belirten Atalık, "2018 yılında bir önceki yıla göre damızlık sığır ithalatı yüzde 2,3, kasaplık sığır yüzde 15, besilik sığır yüzde 82, koyunda yüzde 52, sığır eti ise yüzde 195 arttı. Yani geçen yıl 1 milyon 900 bin hayvanın ithalatına biz 1,8 milyar dolar, kırmızı et ithalatına da 260 milyon dolar ödedik" diye konuştu. İTHALAT HANGİ ÜLKELERDEN YAPILDI? Türkiye'nin kırmızı et ithalatının büyük bir bölümünü Polonya'dan gerçekleştirdiğini aktaran Atalık, "Büyükbaş hayvanları Brezilya, Avustralya, ABD ve Avrupa'nın tüm ülkelerinden aldık. Damızlık sığırları, ağırlıklı olarak Almanya'dan ithal ettik. Bunu Romanya ve Avusturya izliyor. Küçükbaş hayvanları da Romanya ve Avustralya'dan gerçekleştirdik" ifadelerini kullandı. 2019 YILINDA İTHALAT GERİLEDİ Atalık konuşmasına şöyle devam etti: "2018 yılında kırmızı et ve canlı hayvan ithalatı yüksek oranda yapıldığı için stoklar doldu. Bu nedenle besilik hayvanların kesimleri ileri tarihlere ertelendi. Böyle olunca et kalitesi bozuldu ve üreticinin maliyeti arttı. 2019 yılının ilk 6 ayının ithalat rakamlarına bakınca bir önceki yıla göre düşüş olduğunu görüyoruz. 2018 yılının ilk 6 ayına göre, kırmız et ve kasaplık hayvan yüzde 87, besilik hayvan yüzde 51, damızlık hayvan ithalatı da yüzde 84 düştü. Geneline baktığımız zaman 2019 yılının ocak-haziran döneminde büyükbaş hayvan ithalatımız yüzde 70 civarında geriledi." "TÜRKİYE KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIĞA DAHA MÜSAİT" Hayvan sağlığı ve yetiştiriciliği için sorunları anlatan Ahmet Atalık, "Coğrafyamız bozkır özelliğinden dolayı küçükbaş hayvan yetiştirmeye müsait. Bitki örtüsü son derece kısa, ancak küçükbaş hayvanlar jilet gibi dişleriyle keserek yiyebilir. Ama son döneme kadar sürekli büyükbaş hayvan varlığını artırmaya yönelik politikalar izlendi. Büyükbaş hayvanlar için en az 80-100 santimlik ot örtüsü gerekiyor ki onlar dilleriyle kopararak yiyorlar" diye konuştu. "EN BÜYÜK SORUNUMUZ YEM SORUNU" Kaba yem ve fabrika yeminde açık olduğunu vurgulayan Atalık, "En büyük sorunumuz yem sorunu. Kaba yem ve fabrika yeminde açığımız var. Kaba yem açığını en kolay kapatabileceğimiz yer meralar ama amaç dışı kullanıldığını görüyoruz. Meralarımız hayvan yetiştiriciliğinde kullanılmalıdır. Yem bitkileri ekim alanımız da son 5 yılda 100 bin hektar daraldı" ifadelerini kullandı. Yem maliyetinin hayvancılıkla uğraşan üreticiyi zorladığını söyleyen Atalık, "Enflasyonun çok üzerinde fiyat artışları olduğunu görüyoruz. Üretici canlı hayvanını sattığında eline geçen para enflasyonun altında kalıyor. Bu da çiftçinin alım gücünü geriletiyor. En büyük sorunumuz budur, çiftçinin para kazanmasını sağlamalıyız." dedi. "AŞILARIN ÜCRETSİZ OLARAK YAPILMASINI TALEP EDİYORUZ" İthalat arttıkça hayvan hastalıklarının önlenemez duruma geldiğini belirten Atalık, "Aşılar bugüne kadar ücretsizdi. Fakat bundan sonra ücret karşılığında yapılacak. Alınan karar, üreticinin maliyetini artıracaktır ve üretici aşı yaptırmaktan kaçacaktır. Böyle olunca da hastalıklar yayılacaktır. Halkın sağlığı ve çiftçinin ekonomik kayıpları göz önüne alınarak aşıların ücretsiz olarak yapılmasını talep ediyoruz" diye konuştu. KURBANLIK SEÇERKEN NELERE DİKKAT ETMELİYİZ? Kurbanlık alacaklara uyarılarda bulunan Atalık, "Hayvanların çıktığı ilde veteriner hekim tarafından hazırlanmış sağlık raporuna mutlaka bakmaları lazım. Yine sağlık dahil tüm bilgilerinin içinde yer aldığı hayvanın pasaportunu görsünler. Küçükbaş hayvanlarda da kulak küpesinin bulunmasına dikkat etsinler. Ayrıca, gözle de muayene etmeliyiz yani hayvanın aşırı zayıf veya şişman olmaması gerekiyor. Yarası olmasın, gözleri, dişleri sağlam olmalıdır" ifadelerini kullandı.