Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA) - DİSK Genel Başkanı Kani Beko, 1 Mayıs'ta 'halkı kışkırtma' suçu işledikleri iddiasıyla DİSK, KESK, TTB ve TMMOB yöneticilerinin yargılamasının yarın başlayacağını belirterek, “2 dönem oldu, hükümet yetkilileri İstanbul Valisi aracılığıyla her tarafı kan gölünü çevirdi. Hesap sorulması gereken biz değil, onlardır" dedi.
DİSK, KESK, TTB ve TMMOB yöneticileri hakkında İstanbul'da geçen 1 Mayıs'ta 'halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma' suçu işledikleri iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması, yarın görülecek. Antalya'da DİSK Bölge Temsilciliği'ni ziyaretinde davayı değerlendiren DİSK Genel Başkanı Kani Beko, 2014 yılında İstanbul'da adı belli olmayan bir sıkıyönetim ilan edildiğini söyledi.
İstanbul'da 1 Mayıs günü çok erken saatlerde biber gazı ve tazyikli suyla polis saldırısının başladığını anlatan Beko, o gün yaşananları 'devlet terörü' olarak nitelendirdi. Beko, “Aslında yargılanması gereken 1 Mayıslar, işçiler, memurlar, emekliler, öğrenciler değil, halk değil, İstanbul Valisi ve hükümet olması gerekir. 2 dönem oldu, hükümet yetkilileri İstanbul Valisi aracılığıyla her tarafı kan gölünü çevirdi. Hesap sorulması gereken biz değil, onlardır" diye konuştu.
İÇ GÜVENLİK YASASINA KARŞI GENEL GREV
DİSK Genel Başkanı Beko, 1 Mayıs davası arifesinde meclise sunulan 'İç Güvenlik Reform Paketi'nin, gelecek dönemde işyerlerinde kurulan direniş çadırlarında işçileri bir anda makul şüpheli hale getireceğini savundu. Paketin işçilerle birlikte Türkiye'de demokrasi, adalet, özgürlük mücadelesi veren diğer toplum kesimlerini de birer 'makul şüpheli'ye dönüştüreceğini savunan Beko, “Eğer bu tasarı meclisten geçerse Türkiye'de sıkıyönetim ilan edilmiş olacak. Dolayısıyla Türkiye bir açık cezaevine dönüşecek. Türkiye, polis devleti olacak" dedi.
Bu tasarının meclisten geçmemesi gerektiğini söyleyen Beko, tasarıya karşı alanlara çıkacaklarını belirtti. Beko, genel grevin gündemde olup olmadığına yönelik soruya şöyle karşılık verdi:
“Genel grev sadece DİSK'e özgü bir şey olmaması gerekir. Eğer bir genel grev yapılacaksa mutlaka grevi ortak, birlikte, DİSK, Türk-İş, Hak-İş, KESK, Tabip Odası, TMMOB birlikte yapmamız gerekir diye düşünüyorum. Aslında grevlerin yasaklandığı, kıdem tazminatlarımızın da ortadan kaldırılmak istendiği bir dönemde iç güvenlik yasasının gündeme gelmesini alt alta toplayacak olursak, Türkiye'de genel grevle ilgili konfederasyonların bir araya gelerek bazı şeyleri gözden geçirmesi gerekir diye düşünüyorum."
GREVE İLİŞKİN KARAR DANIŞTAY'DAN ÇIKACAK
Beko, Bakanlar Kurulu'nun 'milli güvenliği bozucu nitelikte' olması gerekçesiyle 60 gün ertelediği metal iş kolunda greve ilişkin de Danıştay'dan çıkacak kararı beklediklerini söyledi. Yaşananların bir erteleme olmadığını, yasak ve grev hakkının gaspı olduğunu savunan Beko, “Bir tek kurtuluş yolu var, dilerim müjdeli haberi Danıştay'dan alırız. 2 Şubat'ta Birleşik Metal-İş yürütmeyi durdurma istemiyle Danıştay'a başvurdu. Eğer Danıştay yürütmeyi durdurma kararı alırsa sendikamız 10 bin işçiyle grevi bıraktığı yerden başlama yetkisini almış olacak. Dilerim alır ve sendikamız davullarla zurnalarla tekrar greve çıkar" diye konuştu.
Bu grevin sadece Birleşik Metal-İş ya da metal işçilerinin grevi olmadığını belirten Beko, “Bu aslında Türkiye işçi sınıfının, dünya emek hareketinin de grevi" dedi.