Yüksel KOÇ / İstanbul,(DHA) SAMANYOLU Yayın Gurubu Başkanı Hidayet Karaca ile 22 Temmuz ve devamı operasyonlarda tutuklanan, aralarında Yurt Atayün ve Ali Fuat Yılmazer'in de bulunduğu 63 polisin dosyalarında reddi hakim kararı verdikten sonra açığa alınan İstanbul 29. Asliye Ceza Metin Özçelik, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" ve “silahlı örgüt üyesi olmak suçlarından" tutuklanarak cezaevine gönderildi.Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) talebi doğrultusunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklanması talebi ile dosya üzerinden Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen eski İstanbul 29. Asliye Ceza Hakimi Metin Özçelik, akşam 18.30 sıralarında Avukatı Önder Durdu ile birlikte Bakırköy Adalet Sarayı'na geldi. Yaklaşık iki saat bekleyen Hakim Özçelik'in sorgusuna saat 20.30 sıralarında başladı. Özçelik'in sorgusu yaklaşık yarım saat sürdü. Sorgunun ardından kararın açıklanması için ara verildi. Yaklaşık iki saat sonra ise Özçelik'in tutuklanmasına karar verildi. İstanbul'da görevli hakim olduğunu belirerek, “Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 88. Maddesi çok açıktır. Şu anda görevdeki bir hakim ve savcı ancak ağır cezalık suçüstü bulunduğunda aranabilir ya da sorguya çekilebilir. Bunun dışında kesinlikle görevdeki bir hakim ve savcı ile ilgili arama ve gözaltına alma, sorguya çekme ya da tutuklama kararı verilemez. Şu anda bana okuduğunuz yazı içeriğinde de 88. Maddede belirtilen şarların bulunmadığı çok açıktır. Yine usul açısından görevdeki hakim ve savcı ile ilgili soruşturma işlemleri izinle en yakın ağır ceza mahkemesinde yapılabilir" dediği öğrenildi.
"TAMAMEN KANUNA VE HUKUKA UYGUN YARGISAL BİR KARAR VERDİM"
Sorgusunda "Mahkemeniz bugün Bakırköy Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi değildir" dediği belirtilen hakim Özçelik'in ifadesinde, "Anlayabildiğim kadarıyla terör suçlarına bakmakla yetkili ağır ceza mahkemesi yetkilendirilmesi bulunmaktadır. Bu anlamda da soruşturma aşamasında bir yetkiniz bulunmamaktadır. Ancak dava açıldığı taktirde HSYK yetkilendirmesi gereği evraka bakma görev ve yetkiniz bulunmaktadır. Bu açıdan da evraka bakma yetkiniz bulunmamaktadır. Evraka Bakırköy Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'nin bakması gerekir. Ben görevde bir hakim olarak 24 Nisan 2015 tarihinde tamamen kanuna ve hukuka uygun yargısal bir karar verdim. Bu kararın gerekçelerini ayrıntılı olarak kararımda belirttim. Bu yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili yanlış olduğunu düşünen, itiraz etme hakkı bulunan makamlarca gidilebilecek yasa yolları bellidir. Bunun dışında yargısal yetkimi kullandığım için Anayasa ile ve diğer kanunlarla tarafıma verilen hakimlik teminatı ve bağımsızlığı çerçevesinde yargısal bir karar verdiğim için Hakimler ve savcılar Kanunu gereği de yargısal kararlarla ilgili idari soruşturmanın konusunun yapılması mümkün değildir. Yine Anayasa 138. Maddesi gereği hakimlere hiçbir makam emir, talimat ya da telkinde bulunamaz" ifadelerini kullandığı öğrenildi.
"BU KARARIN SONUNA KADAR ARKASINDAYIM"
Hakim Özçelik'in ifadesinde, "Bu söylediğim gerekçeli karar dışında ortada suçlandığım belirttiğiniz suçlarla ilgili hiçbir iddia, tespit ya da başkaca delil bulunmamaktadır. Dolayısıyla görevde bir hakim olarak verdiğim yasalara uygun karar sebebiyle tamamen haksız ve hukuksuz olarak usul ve esasla ilgili kurallar çiğnenmek suretiyle şu anda huzurunuzda bulunmaktayım. Savunma olarak belirttiklerimin dışında söylenebilecek başka bir husus bulunmamaktadır. Belirttiğim şekilde mahkemenizin usul ve esas açısından belirtilen tutuklama talebine bakma ve karar verme yetkisi bulunmamaktadır. Bunun yanında esas bakımından da atılı suçların isimlerinin yazılması dışında hiçbir delil de bulunmadığı çok açıktır. Bu açıdan bakıldığında da mahkemeniz tarafından tutuklama kararı verilmesi tamamen kusur olacaktır. Ben tamamen yargısal bir karar verdiğim için karşınızdayım. Bu kararın sonuna kadar arkasındayım. Tamamen Türk Milleti adına Anayasa, Türkiye Cumhuriyeti devletinin altına imza koyduğu uluslar arası normlar ve yasalar çerçevesinde verilen bir karardır. Umarım Türkiye'ye bağımsız ve tarafsız adalet geri döndüğünde siz ve şu ana kadar Türkiye'de hukuksuzluğa imza atan tüm yetkililer benim gibi kararlarının ve yaptıkları işlemlerin arkasında durabilirler" dediği belirtildi.
"SİZİN YERİNİZDE OLMAK İSTEMEZDİM"
Özçelik'in ifadesinin son bölümünde ise, "Sizin de az önce okudunuz gibi burada verdiğim karar dışında hiçbir delil bulunmamaktadır. Az önce benim söylediğim usul ve esas açısından okuduğunuz suç ile ilgili hiçbir şekilde hiçbir delil bulunmamaktadır. Bu da çok açık bir şekilde bizzat sizin tarafınızdan okunmuştur. Yine belirttiğim şekilde mahkemenizin hem usul hem de esas açısından böyle bir tutuklama talebine bakmaya yetkisi ve görevi bulunmamaktadır. Verdiğim kararın sonuna kadar arkasındayım. Samimi olarak söylüyorum, sizin yerinizde olmak istemezdim. Çok zor bir işiniz var, kolaylıklar diliyorum" dediği ifade edildi.
HAKİME "DARBEYE TEŞEBBÜSTEN" TUTUKLAMA
Sorgulamayı yapan Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Metin Özçelik'i, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" ve “Silahlı Örgüt üyesi olmak" suçlarından tutuklayarak cezaevine gönderdi. Mahkeme, “Görevi kötüye kullanma" ve “Haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçlarından istenen tutuklama taleplerini ise kabul etmedi.
HAKİM BAŞER HAKKINDA YAKALAMA KARARI ÇIKARILDI
Mahkeme, aynı soruşturma kapsamında, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" ve “Silahlı örgüt üyesi olma" suçlarından dosya üzerinden tutuklanmaya sevk edilen Hidayet Karaca ve 63 polis hakkında tahliye karar veren İstanbul eski 32 Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Mustafa Başer hakkında yakalama kararı çıkardı.