TÜRK Eğitim-Sen Nevşehir Şubesi yöneticileri Hocalı Katliamını Gül Bahçe Parkı önünde açtıkları, 'Hocalı katliamı, bir soykırımdır' temalı fotoğraf sergisi ile anlattı. Katılımcılar, birbirinden çarpıcı Hocalı katliamını anlatan fotoğrafları inceleyerek katliamın boyutlarını bir kez daha hatırladı. Sergiye Türk Eğitim-Sen Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç, MHP Nevşehir Milletvekili aday adayı Mustafa Uğur, MHP Nevşehir Yönetim Kurulu Üyesi Eyüp Öz ile Türk Eğitim-Sen Nevşehir Şubesi yöneticileri ve vatandaşlar katıldı. Sergi açılışı öncesinde okunan Kur’an-ı Kerim ve dua’nın ardından konuşan Türk Eğitim-Sen Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç, Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim Sen Nevşehir Şubesi olarak Hocalı Katliamının 23.yılı anısına şehitlere dualar göndermek ve çağdaş dünyanın utanç kaynağı modern Türk soykırımının yaşandığı Hocalıyı unutturmamak için bu resim sergisini düzenlediklerini söyledi. 'Hocalı Katliamı, bir Soykırımdır' temalı fotoğraf sergisinin bu şehrin insanlarının hafızalarını diri tutmalarına yardımcı olacağını umut ettiklerini kaydeden Urgenç, "Tarih bir milletin hafızasıdır, bilincinden yola çıkarak hafızamızı canlı ve diri tutmazsak Arap çöllerindeki bedevi-vaha devletlerine döneriz. 21.yüzyıl soydaşlarımızın, Müslüman kardeşlerimizin öz gardaşlarımızın kıyıma uğradığı bir yüzyıl olarak tarihin kara sayfalarındaki yerini alacaktır” dedi. Kafkaslarda 26 Ocak 1992’da Ermeniler tarafından soykırıma uğrayanların Azeri kardeşlerimiz olduğunu anlatan Urgenç, "Aynı dram Balkanlarda Bosna’da, Bulgaristan’da yaşandı hep sustuk. Şuan Doğu Türkistan’da aynı dramla karşı karşıya, Hocalı’nın yaşadığı katliamı yaşıyor. Ya Kırım, bizim Kırım diye bir düşüncemiz var mı? Ya Musul, Ya Kerkük ne olacak dostlarım, Başarılı bir operasyonla terk ettiğimiz Suriye’nin kuzeyindeki Türk köylerinin durumu nicedir bilen var mı? Duyan var mı? Bu aziz ve büyük millet, gün gelecek hepinizin çektiği acıları dindirecek, Müslüman kardeşlerim, aziz soydaşlarım. Hepiniz büyük Türk dünyasının bir ili olarak yaşayacaksınız. Bundan emin olunuz” ifadelerini kullandı. 25 Şubat’ı 26 Şubat’a bağlayan gece Hocalı’da korku filmlerini aratmayan insanlık dışı dramların yaşandığını kaydeden Urgenç şöyle konuştu: "Hocalı, 100 yıllık nefretin Kafkaslardaki son yansımasıdır. Bundan 23 yıl önce, yeni Türk soykırımının, modern katliamın adı; Hocalı oldu. Uygar batının gözleri önünde, Karabağ Türklerinin kaderi kanla yazıldı. 26 Şubat 1992 Ayaz kışın ortasında, televizyonlar vahşeti görüntülü verdi. Dağlık karabağ’da Hocalı kenti, 413 gün Ermeni Kuşatması altında kaldı. Vahşet ve katliam Hocalı'da, Dağlık Karabağ’da artık olağan bir davranış haline geldi. Gardaşlarımız, bacılarımız, kızlarımız katledildi vahşice. Kafkaslarda yaşayan 7 bin Türk tehlikenin tam ortasındaydı. Kafkaslarda 3 bin 300 kişilik Hocalı kasabası yeryüzünde kimsesiz kaldı. Ermeniler’in yaptığı bu katliamla Hocalı kenti haritadan silindi. O gece Vahşetten geriye 613 Türk’ün tanınmayacak şekilde cesetleri ortada kaldı. Savaşın yaşamanın ve ölmenin anlamını bile bilmeyen 63 çocuk katledildi. 106 Türk kadını insanlık dışı bir dramla Ermeni vahşetini yaşadı. 70 yaşlı Türk katledildi. Bin 275 sivil Türk esir alındı. 150’sinden bir daha haber alınamadı. Şimdi biz burada sizlere o yıllarda ve o kara gecede yaşanan katliamdan geriye kalan fotoğrafları sergileyerek hafızamızı diri tutmamız gerektiğini hatırlatıyor, aziz şehitlerimizin ruhlarına Fatihalar gönderiyoruz."