Mustafa İNSAN/ MERSİN (DAH) - MERSİN Cumhuriyet Başsavcılığı, 2'si ağır 5 kişinin yaralanmasına nedenle olan 2 katlı binanın çökmesiyle ilgili soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında olay yerine giden Cumhuriyet Savcısı, enkazda incelemelerde bulundu. Mersin'in merkez Akdeniz İlçesi Bahçe Mahallesi 4605 Sokak'taki Uğur Zihnetler'in iki katlı evi, 5 Şubat Perşembe günü saat 23.30'da belirlenemeyen bir nedenle çöktü. Binanın ikinci katında bulunan Murat Yıldırım, Samire Yıldırım ve 1 haftalık bebek Uğur Yiğit Zihnetler ile annesi Hatice Zihnetler enkaz altında kalırken, o sırada binanın yanındaki evin önünde duran adı öğrenilemeyen Suriye uyruklu bir kişi yaralandı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında Cumhuriyet Savcısı, beraberinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Akdeniz Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü yetkilileriyle birlikte binanın enkazında incelemelerde bulundu. Yaklaşık yarım saat inceleme yapan savcı, daha sonra aileye geçmiş olsun dileklerini ileterek olay yerinden ayrıldı. 'ÇOCUĞUN DURUMU İYİ DEĞİL' Bina sahibi Uğur Zihnetler, yetkililerin gelip inceleme yapıp gittiğini ancak kendilerine hiçbir bilgi verilmediğini belirterek, "Perşembe gününden beri dışarıdayız. Buraya ne olacak, hiçbir şey bilmiyorum. Yaralıların durumu iyiye gidiyor. Ama halende 2-3 ay hastanede kalacaklar. Çocuğun durumu iç açıcı değil. 3-4 gün içinde belli bir sonuç olacaktır. Halen yoğun bakımda. 3 gün otelde kaldık. Şimdi de bizim baldızın evinde kalıyoruz ailece" diye konuştu. 'YARDIM BEKLİYORUZ' Olayda sağ bacağını kaybeden Hatice Zihnetler'in eşi Mehmet Zihnetler ise zor durumda olduklarını belirterek şunları söyledi: "Allah kimseyi bu duruma düşürmesin. Büyüklerimizden yardım bekliyoruz. Eşim ve çocuğum halen yoğun bakımdalar. Doktorlarla görüştüm, eşim için iyileşiyor, hayati tehlikesi yok dediler ama vücudunda büyük yaralar var. Ayağını kaybettik. Bir şey diyemiyorum. Çocuğum da halen yoğun bakımda. Bugün doktoru ile görüştüm az ilerleme var halen tehlikede diyorlar. 'Her an ne olacağı belli değil' diyorlar. Olay anında eşimin yanında değildim. Saat 22.00 sıralarında işten eve gelmiştim. Yukarı çıktığımda ev sağlamdı. Çarşıya gittim, eşime 'Bir şey istiyor musun?' dedim. O da bana 'Yemek getir' dedi. Ben gittikten sonra olay kopmuş. Geldiğimde zaten dünya başıma yıkıldı. Diyecek bir şey bulamıyorum. Acımız çok büyük. Yapacak gücümüz de yok. Düştük, Allah yardımcımız olsun."
