Gökhan ÇELİK - Onur MERİÇ/İSTANBUL(DHA)-CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, “Yaklaşık 14 bin farkla süreç tamamlanmış olacak. Bu kadar net bir süreç, İnşallah YSK en yakın zamanda kararı netleştirir. Olağanüstü itirazlara dönük de kesin kararı netleştirir ve milletçe huzurlu bir şekilde önümüze bakarız" dedi. Ekrem İmamoğlu, Sarıyer'de bulunan CHP 2'inci Bölge Koordinasyon Merkezi'nde basın açıklaması yaptı. İmamoğlu açıklamada, “Sayın rakibimiz, iki saat boyunca somut bir delil, somut bir usulsüzlük, somut bir aykırılığı size anlattı mı? Ya da anlattıklarından siz bir şey anladınız mı? Ben anlamadım. Ama anladığım şeyler var. Özellikle sormam gereken sorular da var. Örneğin, 'Acelecilik yaptı' diyor benim için. Beni acelecilikle suçlayan rakibimiz tam bir yıldırım hızıyla saat 22.30 gibi '3 bin 870 oyla ben kazandım' dedi. Hayatımda bu kadar yıldırım hızıyla bir seçim kazananı görmedim. Hem de küçümsüyorlar ya 13-14 bin oy sayısını, '3 bin 870 oyla kazandım' dedi. 'Görmemişlik yaptı, ağırbaşlı olmadı' diyerek beni suçluyor. Seçimden 1 gün sonra, hatta yarım gün sonra sabah itibariyle tüm İstanbul'a 'Gönül Belediyeciliği kazandı' diye afiş asan ben olsaydım görmemiş olurdum." dedi. “2 SAATLİK KONUŞMA İÇERSİNDE BİLE BU KADAR TEZATI BİR ARADA GÖRMEDİM" İmamoğlu, “YSK'nın aldığı kararlara rağmen, Sayın Yıldırım'ın seçimi 'murdar' ilan etmesi, çok net söylüyorum, hukuka saygısızlıktır. Kazanamadığı bir seçimi, 'murdar' ilan etme gayretkeşliğidir. Hani hukuka saygı gerekirdi. Bana tavsiyelerde bulunuyor. Hani ağır başlı olmak gerekirdi. Hani YSK'ya saygı duymak gerekirdi. Hani devlet adamlığı bunu yapmayı gerektirirdi. Bir 2 saatlik konuşma içerisinde bile bu kadar tezatı bir arada görmedim" ifadelerini kullandı. “OYLAR MÜHÜR OLARAK LOGONUN ÜZERİNE BASILMIŞ" İmamoğlu, “Neden geçersiz oylar benim lehime artmaktadır. Yanlışlık varsa, her iki adayın da oylarının aynı oranda artması gerekir. Bu da oylarımızın sandıkta iç edildiğini gösteriyor' diyor. Binali Bey, kendi mantığını, kendi akıl yürütmesini hukuki gerekçe, kanıt ve delil zannediyor. Vay halimize. Ama işine gelir gibi konuşuyor. Kusura bakmayın. Reklam ajansınızla konuşun. Ha bire, 'Bas mührü AK Parti logosunda ampule' diye ilan yapmışlar. Burada bir örneği var. Sıklıkla, geçersiz oy sayılanların bir çoğunda, oylar mühür olarak logonun üzerine basılmış. Bu sayı bizde biraz az, onlar da biraz fazla. Buradan içgüdüsel olarak kendi akıl yürütmesi ile bunu delil kabul ederek, bir şeyler aramanın ne kadar acizlik olduğunu buradan halkımıza duyurmak istiyorum. Özellikle seçimi bu konuda zan altında bırakması, belgem, kanıtım yok ama aklım böyle söylüyor diye seçimde şaibe olduğunu ilan etmesi açık ve net söylüyorum büyük bir kibirdir. Hatta kaybetme hazımsızlığının da ifadesidir." şeklinde konuştu. "BENİ GÖREN İSTANBULLULAR GÜLÜMSÜYOR" İmamoğlu, “Ben toplumu infiale sokuyormuşum. Ben topluma iyi mesajlar vermiyormuşum. Hatta İstanbul'u hareketlendiriyormuşum. Bak hareketlendirdiğim doğru. Nereye gitsem binlerce insan etrafıma toplanıyor. Hareketlendiriyorum. Beni gören İstanbullular gülümsüyor. Vallahi, billahi. Görmek istiyorsa Sayın Yıldırım'ı pazara davet ediyorum, yemeğe davet ediyorum, kahvaltıya davet ediyorum. Hatta İstanbul'un 3 güzide kulübü Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş maçına da davet ediyorum. Beraber gidelim. Hareketliliğin ne olduğunu orada görsün." diye konuştu. "YSK'YI BEN MAÇA GİDEREK NASIL BASKI ALTINDA TUTARIM ANLAMIŞ DEĞİLİM" İmamoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: Yani YSK'yı ben maça giderek nasıl baskı altında tutarım anlamış değilim. Galatasaray-Fenerbahçe maçına giderek, ya da Beşiktaş-Başakşehir maçına giderek YSK nasıl baskı altında tutulur inanın futbolu takip eden biri olarak stratejik anlamda nasıl bir amacı olabilir diye bulamadım açıklama yaptığından bugüne. Ama ben kendilerine bazı ipuçları vereyim. Seçimden sonra bu ülkenin bakanlarıyla özel toplantılar yapıyorsanız işte bu YSK'ya baskı anlamına gelebilir. Böyle bir şüphe doğurabilir. Ben toplumu pozitif anlamda hareketlendirecek bir karakterim. Ama toplumun, bu güzel milletin, bu cennet vatanın içinde yaşayan 82 milyon insanın, 16 milyon İstanbullunun kol kola olabilmesi, halay çekebilmesi, horon tepebilmesi dışında hiçbir hareketlilik yapmayı bilmem açık ve net söyleyeyim. Benim bildiğim hareketlilik bu. "SİHİRLİ FORMÜL 2H1A" Ben İstanbul İttifakı'nın belediye başkanıyım. Herkesten oy aldığımı da biliyorum. Zaman hizmet zamanıdır. İstanbul'a vakit kaybettiriliyor. Bu vaktin kaybettirilmemesi, sihirli formül 2H1A. Yani hak, hukuk, adaletin kazandığı bir sürecin başlatıldığı bir dönem olmasını, egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunun her zaman bilinmesinin ve bul ülkenin kuruluşunda hakimiyet-i milliyenin çok önemli bir ayağının olduğunun, hakimiyet-i milliyeye zarar verirseniz bu ülkeyi sakatlarsınız, o bakımdan lütfen bu ülkeyi koruyunuz. Hakimiyet-i milliyeye zarar vermeyiniz. "İNŞALLAH YSK EN YAKIN ZAMANDA KARARI NETLEŞTİRİR" İmamoğlu konuşmasının son bölümünde de, “Biz de YSK'nın süreci netleştirmesini arzu ediyoruz. Gerçekten ülke zarar görüyor. Olay ortada. Elde hiçbir veri yok, her şey netleşti. Sayıldığında ne veri de çıkacak. Yaklaşık 14 bin farkla süreç tamamlanmış olacak. Bu kadar net bir süre. İnşallah YSK en yakın zamanda kararı netleştirir. Olağanüstü itirazlara dönük de kesin kararı netleştirir ve milletçe huzurlu bir şekilde önümüze bakarız" diye konuştu.