1986 yılında Cağaloğlu Gazeteciler Cemiyeti salonunda yapılacak panele hükümeti temsilen katılan merhum Mustafa Taşer ile birlikte Seyit Ateş , İsmail Sezer ve ben Maçka oteline gittik. Ben ve İsmail Sezer kürsüdeki merhum Bakanın yanına oturduk.
Seyit Ateş ise konuşmacıların ve dinleyicilerin arasına oturdu. Merhum İhsan Sabri Çağlayangil’in yönettiği demokrasinin dünü bugünü yarını konulu panelde konuşmacı milletvekillerine söz verdiği sırada konuşmacıların ve dinleyicilerin arasında bulunan ve parmak kaldırarak söz isteyen kişiye merhum Çağlayangil hitaben “Parmak kaldıran genç, siz milletvekili misiniz? Bugün burada yalnız sayın milletvekillerine söz veriyorum.” dedi.
Konuşmacılar ve dinleyiciler arasında bulunan Seyit Ateş “Sayın Başkan gündem demokrasi o halde sizden istirham ediyorum. Çok sesliliğe fırsat verilsin. Söz isteyen arkadaşımızkonuşsun”dedi. Ve konuşmak üzere parmak kaldıran şahıs ayağa kalkarak şöyle seslendi.
“Ben Recep Tayyip Erdoğan Refah Partisi İstanbul İl Başkanıyım. İnsanların konuşturulmamasına karşıyım. Yalnız milletvekillerinin konuşturulmasını etik bulmuyorum. Demokrasilerde herkes konuşmalı. Ben milletvekilliğine talibim, ben Başbakanlığına talibim , ben Cumhurbaşkanlığına talibim.” dedi.
Merhum Çağlayangil “Delikanlı sen çok şey istiyorsun. İstediklerini şayet elde edebilirsen o zaman çok konuşma fırsatı bulursun. Bugün burada milletvekili olan kişiler konuşma hakkına sahiptirler” dedi.
Refah Partisi İstanbul İl Başkanı gelecekte bu görevlere geleceğini nasıl bildi? Bu toplantıda İl Başkanı acaba neden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na geleceğini söylemedi? Vardır bir bildiği…
O günden aklımda kalan iki şeyi hiç unutmayacağım.
- Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın cesur ve kararlılığı.
- Birde o gün ANAP İlçe Başkanı olan Seyit Ateş’in demokrat ve haksızlığa tahammül etmeyen duruşu bugün gibi gözlerimin önünde.
Bütün bu gelecekteki sahip olacağı makamları bilen Recep Tayyip Erdoğan Beyefendiye şimdiden Cumhurbaşkanlığı hayırlı olsun diyorum…