DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Batman ve Diyarbakır’da teşkilat mensuplarıyla bir araya gelerek büyükşehir, il ve ilçe belediye başkan adaylarıyla birlikte esnaf, STK ve dernek ziyaretlerinde bulundu.

Ekmen, ziyaretinin ilk durağı olan Batman’da DEVA Partisi İl Başkanlığı’na geçerek burada il ve ilçe başkanları, belediye başkan adayları ve teşkilat mensuplarıyla bir araya gelerek seçim çalışmaları için bir istişare toplantısı gerçekleştirdi. Toplantının ardından Genel Başkan Yardımcısı Ekmen, toplantıya katılan teşkilat heyetiyle beraber Batman Merkez’de esnaf ziyaretinde bulundu.

Ziyaretinin ikinci durağı olarak Diyarbakır’ın Bismil ilçesine geçen Ekmen, burada önce belediye başkan adayının ofisini ziyaret ederek teşkilat çalışanları ve vatandaşlarla bir araya geldi daha sonra teşkilat heyetiyle birlikte Çalın ve Kurt ailelerine taziye ziyaretlerinde bulundu. Ekmen, Bismil’de Bedensel Engelliler Derneği’ni ziyaret ederek buradaki çalışmalarını noktaladı.

Erdoğan: Temiz su kaynaklarına erişim bir beka meselesidir Erdoğan: Temiz su kaynaklarına erişim bir beka meselesidir

Ziyaretinin üçüncü durağı olarak Diyarbakır’a geçen Ekmen, burada büyükşehir belediye başkan adayı, il ve ilçe başkanları ve ilçe belediye başkan adaylarıyla bir araya gelerek seçim için istişare toplantısı yaptı. Toplantının ardından teşkilat heyetiyle birlikte önce Güneydoğu Ekspres Gazetesi daha sonra Diyarbakır Hemşeri Dernekleri Platformu ziyaret edildi. Ekmen, son olarak Aytekin Tekstili ziyaret ederek burada çalışan emekçilerle bir araya geldi.

Mehmet Emin Ekmen, Güneydoğu Ekspres Gazetesi ziyaretinde kısa bir röportaj gerçekleştirerek yerel ve ulusal düzeyde mesajlar verdi. Mahalli İdareler Genel Seçiminde hem Diyarbakır’da hem de Türkiye genelinde sürpriz yapacaklarını iddia eden Ekmen, Anadili Gününde Meclis Genel Kurulu’nda Kürtçe ve Lazca konuşan hatiplerin seslerinin kısılması üzerine; seçim dönemlerinde Kürt seçmeni ziyaret ederek Kürtçe konuşan İktidar Partisinin iki yüzlülüğünü şu sözlerle eleştirdi:

“Mikrofon sesini kısmak otoriter bir müdahaledir. Hiçbir konuşmacı konuşmasının tamamını zaten Kürtçe veya Lazca yapmıyor, güne özgü ifadeler kullanıyor. Yapılması gereken, tercüme edilerek tutanaklara geçirilmelidir. BM’nin kabul ettiği bir ana dil gününde böyle bir tutum kabul edilemez. Meclis’e bazen yabancı heyetler geliyor. İngilizce, Fransızca, Arapça, Almanca tercümanlar hazır bulunuyor.  Bu ülkenin kadim dilleri var. Kürtçe, Arapça, Lazca, Çerkezce, Gürcüce bu kadim dillere ait bir tercüman tahsis etmek bu devletin demokrat ve çoğulcu yönetim anlayışına işaret eder. Bugüne kadar bunun Meclis’te gerçekleşmemiş olması bir eksikliktir. Türkiye’nin demokratikleşme hedeflerinin iyi olduğu dönemlerde seçim kanunundaki Türkçe dışındaki dillerde propaganda yapma yasağı kaldırıldı. Burada bir anormallik yok. Ama oradakinde (Meclis’te Kürtçe konuşmada mikrofon sesinin kısılmasında) ikiyüzlülük var. Cumhur ittifakının dayattığı siyasete karşı AK Parti’nin direnememesi iki yüzlülüktür. Bunun tezahürüdür.”

Editör: MURAT AYDIN