Güvenilir Ürün Platformu tarafından düzenlenen Güvenilir Ürür Zirvesi ve Ödül Töreni yoğun ilgi gördü. Gazeteci Celal Toprak'ın başkanlığını yaptığı platformun düzenlediği Güvenilir Ürün Zirvesi'nin açılışına Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi katılırken, İstanbul Ticaret Borsasıs Başykanı Ali Kopuz ve çok sayıda üretici işinsanı katıldı. Organizasyonda Güvenilir Ürün üreticilerine ödülleri takdim edildi.  

Tarım Bakanı Kirişci : Yeminli tarım müşavirleri geliyor!

Modern ülkelerde kamunun kuralları koyduğunu, denetim yapmadığını, ancak Türkiye’de kamu olarak denetimleri de yaptıklarını vurgulayan Tarım Bakanı Vahit Kirişci, “Önümüzdeki dönemde Tarım Müşavirliği adı altında, yetkilendirilmiş ziraat mühendislerini, veteriner hekimleri, gıda mühendislerini, su ürünleri mühendislerini sahaya salmış olacağız. Böylelikle Bakanlığımızın 5996 sayılı yasaya göre korumakla mükellef olduğu pek çok iş ve işlemi de artık bu meslek gruplarına vermiş olacağız” dedi.

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, İstanbul'da düzenlenen “Güvenilir Ürün Zirvesi ve Feed the Future” ödül töreninin açılışına katıldı.

Türkiye'nin global bir oyuncu olduğunu belirten Kirişci, "Tahıl koridoru, esirlerin mübadelesi başta olmak üzere son dönemdeki pek çok uluslararası konuda kendini göstermiş bir ülke olarak artık bu yeni yüzyılda yeni bir vizyonla yolumuza devam etmemiz gerekiyor." dedi.

Kaynakların sınırlı olduğunu, bu nedenle en verimli şekilde kullanılması gerektiğini vurgulayan Kirişci, bu konuda Bakanlık olarak göreve geldikleri günden beri "Daha iyi, iyinin düşmanıdır" diyerek hükümetin 20 yılda yaptıklarına yenilerini ekleme gayreti içerisinde olduklarını söyledi.

Üretim planlaması başlatılacak

Bu kapsamda yaptıkları yeniliklere ilişkin de bilgi veren Kirişci, Çiftçi Kayıt Sistemi'ni e-devlete taşıdıklarını belirtti.

Bu yılın sonu ya da gelecek yılın başında yeni bir mobil uygulamanın hayata geçeceğini aktaran Bakan Kirişci, "Artık vatandaşlarımız, kendi üretimlerini kendileri belirlemeyecek. Bizim yönlendirmemizle bir üretim planlamasını da gündeme getiren bir uygulamayla üreticilerimiz neyi, nerede, ne kadar üretebileceklerine karar vermiş bir Bakanlığın uygulamasını kullanarak kendi üretimlerini de yapıyor olacaklar." dedi.

Mazot ve gübre desteklerine ilişkin de bilgi veren Kirişci, üreticinin ekim yaparken bu konularda finansman güçlüğü çekmemesi için bu desteği 6 ay öne çektiklerini söyledi.

Mazot ve gübre destekleri, banka kartları üzerinden kullanılacak

Bakan Kirişci, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"İnşallah bugünlerde Ziraat Bankamız çiftçilere vereceğimiz bir banka kartı üzerine ayni olarak tanımlanmış o miktarları sadece mazot ve gübre alımında kullanabilecekleri bir formatta bir kartı kendilerine takdim etmiş olacak.

Ziraat Bankası'nın çiftçilerimize kullandırdığı faizsiz kredi var. Yani bugün yüzde 84 enflasyon olan ülkede biz üreticilerimize sıfır faizli kredi kullandırıyoruz. Bunun sınırı 100 bin TL'ydi. Şimdi biz bu 100 bin TL'lik limiti 200 bin TL'ye çıkardık bu son yayınlanan Cumhurbaşkanı kararıyla. Bu 200 bin TL'lik limitin 100 bin TL'lik kısmının yine sadece mazot ve gübrede kullanılacağı bir düzenlemeyi kart üzerine de yükleyerek üreticilerimize sunmuş olacağız."

“Tarımsal destek bütçesi 54 milyar liraya güncellendi”

Türkiye'de 2002'de tarım alanında 3,7 milyar dolarlık bir ihracat varken, bu rakamın 2021'de 25 milyar dolara çıktığını vurgulayan Tarım Bakanı Kirişci, şöyle devam etti:

"İnşallah bu yılı 30 milyar dolara doğru kapatmış olacağız. 30 milyar dolar ne? Belki 2002'yi unutanlar için hatırlatmak anlamında ifade etmek isterim. 2002'de tüm Türkiye'nin ihracatı 36 milyar dolardı. Yani kendimizi biraz zorlasak inşallah Cumhuriyetimizin 100 yılında 2002'deki bütün ihracatımızın eş değeri olan bir ihracatı tek başına tarım ürünleri alanında, gıdada gerçekleştirmiş olacağız.

Yine üreticilerimizi desteklemek adına, çünkü sıklıkla bu gündeme geliyor, burası bunun yeridir, değildir ama biz bunlar sayesinde bugünkü geldiğimiz noktaya erişmiş olduk, o da şudur; ürünlere göre yüzde 203 ila yüzde 395 düzeyinde mazot desteğini arttırdık. 2-3 katına çıktı, üreticimiz haklı ama biz de destekleri ondan daha fazla olacak şekilde artırdık."

Bakan Kirişci, 2021'de 25,8 milyar Türk lirası olan tarımsal destek toplamının 54 milyar lira olarak güncellendiğini ifade etti.

“Tarım ve gıda, bir zincir”

Tarım Bakanı Kirişci, bugünkü konunun tarımın devamı ve vazgeçilmezi olan gıda süreci olduğunu vurgulayarak, bunun bir zincir olduğunu, bunun kendileri açısından da son derece önem taşıdığını kaydetti.

Kendileri iktidara gelene kadar ülkede bir tarım kanunu olmadığını aktaran Kirişci, "Hukuk devleti dediğinizde akla mevzuat gelir. Mevzuatın olmadığı bir yerde bir gelişmeden söz edilemez" diyerek, şunları kaydetti:

"İktidara geldiğimizde bu ülkede ihtiyaç duyulan tohumun sadece yüzde 31'i üretilirken, bugün 94'lere, 95'lere, 96'lara geldi. Yani şurada bir yüzde 5-6'lık bir açığımız var. Kaldı ki ihracat da yapıyoruz. Global ekonomiden, dünyadan söz ediyorsanız size gelecek ama sizden de aynı şekilde o ülkelere bir ihracat olacak. Bizim 5996 sayılı kanunumuz, yani gıda güvenilirliği ile alakalı kanun; bitki sağlığı, veteriner hizmetler de dahil önemli bir kanun. Bu kanun AB ile de son derece uyumlu olan bir kanun. Güncellenmesi gerektiğinde de bu konularda gerekli işlemleri yapıyoruz. Yeterli mi? Burada denetim rakamları verilebilir. Yani Alo 174 üzerinden, yine WhatsApp hattı üzerinden en önemli, bizim açımızdan vazgeçilmezimiz tüketicilerin kendisidir.”

“Yeminli Tarım Müşavirliği” sistemi hayata geçirilecek

En iyi denetçinin tüketici olduğunu belirten Bakan Kirişci, şöyle devam etti:

“Tüketicinin şikayetlerini dikkate alan ve bunların da gereğini yerine getiren bir Bakanlığımız var. Ama biz bunlarla da yetinmiyoruz. Şimdi inşallah işi başından... Hani diyoruz ya tarladan sofraya, zincir içerisinde her bir kademeyi garanti altına almak, bunu güvenilir gıda adına iyi bir zemine oturmak için bizim o konuda da bir girişimimiz var. Onu da buradan ifade etmek istiyorum. Malumunuz modern ülkelerde kamu stratejiyi belirler, kuralları koyar, denetimi yapmaz. Denetimin denetimini yapar. Ama biz kamu olarak bu zamana kadar bu denetimleri kendimiz yapıyoruz. Fakat önümüzdeki dönemde inşallah Tarım Müşavirliği adı altında, bunları da kategorize ederek, kolay anlaşılması için de söylüyorum her vesileyle, yeminli müşavirlik, mali müşavirlik gibi düşünüldüğünde yetkilendirilmiş ziraat mühendislerini, veteriner hekimleri, gıda mühendislerini, su ürünleri mühendislerini inşallah sahaya salmış olacağız. Böylelikle Bakanlığımızın 5996 sayılı yasaya göre korumakla mükellef olduğu pek çok iş ve işlemi de artık bu meslek gruplarına vermiş olacağız. Bunun çok hayırlı bir şey olacağını düşünüyorum ve meslek insanlarının da kendi mesleklerine sahip çıkmaları adına da çok önemli olduğunu düşünüyorum.”

İSTİB Başkanı Ali Kopuz, “Sürdürülebilirlik” teması ile Crowne Plaza İstanbul / Florya'da gerçekleştirilen, Güvenilir Ürün Zirvesi Feed the Future ödül törenine katıldı. Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişçi’nin de katıldığı etkinlikte bir konuşma yapan Başkan Ali Kopuz, gıda sorununun, insanlığın karşısındaki en büyük sınav olduğunu belirtti.

İSTİB Başkanı Ali Kopuz, günümüzde, ülkelerin ekonomik sınırlarının olmadığı bir dünya düzeninin içinde olduğunu söyleyerek, sadece ürünlerin değil, sermaye ve hatta işgücünün de küreselleştiği değerlendirmesinde bulundu. Kopuz, “Bu nedenle, dünyanın bir köşesinde ortaya çıkan herhangi bir kriz tüm dünyayı hızla etkiliyor. Önce, pandeminin etkisi hem sağlık hem de ekonomik alanlarında tüm dünyayı sarstı. Tarım ve sanayi başta olmak üzere birçok sektörde üretim aksadı, tedarik zincirleri bozuldu. Daha sonra ortaya çıkan Rusya - Ukrayna savaşı ise; gerek Rusya ve diğer ülkeler arasında bir kutuplaşma yaratması açısından, gerekse yaptırımların ortaya çıkardığı sonuçlar ile dünya ekonomilerini etkiledi. Tedarik zincirleri tekrar risk altına girdi” dedi.

Hâlihazırda doğalgaz ve elektrik fiyatlarının artmasıyla ortaya çıkan enerji krizine de dikkati çeken İSTİB Başkanı Ali Kopuz, “Bununla birlikte, son zamanlarda bilhassa Avrupa’da bir gübre krizi endişesi var. Zira gaz fiyatlarının, kriz öncesi ile karşılaştırıldığında kat be kat artmış olması, sadece doğalgazın son kullanıcılarını etkilemedi. Söz konusu durum, enerji yoğun sektörlerin tamamını etkiledi ve belirsizliğe yol açtı. Çok şükür bu krizin etkileri, Türkiye'de alınan tedbirlerle nispeten hafif hissediliyor” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çabalarıyla imzalanan tahıl koridoru anlaşmasının, sadece Türkiye’nin hanesine yazılan diplomatik bir başarı olmadığı, aynı zamanda dünya gıda güvenliğine çok önemli bir katkı sunduğunu da belirten Kopuz, “Diğer taraftan, gıda güvenliğini sağlamak için Tarım ve Orman Bakanlığımız TMO marifetiyle ülkemizin tahıl stoklarını artırıyor. Böylece gıda arzı tarafında oluşabilecek risklere karşı ülkemizi savunmasız bırakmıyor. Sayın Bakanımız da bu stokları şeffaf biçimde kamuoyu ile paylaşıyor. Aynı zamanda, besicilerin uygun fiyatla yem temin edebilmesi için adımlar da atılıyor. Bu adımlar, besicilerin maliyetlerinin hafiflemesine önemli katkıda bulunuluyor. Bunların yanı sıra doğru zamanda açıklanan müdahale fiyatları, çiftçimizin mağdur olmasını engelliyor” dedi.

Kopuz konuşmasını şöyle sürdürdü, “Tüm bu tedbirlere rağmen, küresel riskler gıda fiyatlarında artışa neden olabilir. Bu yüzden, özellikle önümüzdeki dönemde Türkiye’nin tarımsal üretimde sürdürülebilirlik sağlaması, her zamankinden daha büyük bir öneme sahip. Bu durum ile topyekûn bir mücadele içerisinde olmalıyız. Yani çiftçiye verilen tüm desteklerin yanı sıra sürdürülebilirlik, güvenilirlik ve israfı engelleme gibi stratejik konuları uzun soluklu politikalar ile şekillendirmeliyiz. Bugün aramızda bulunan Sayın Bakanımız ve ödül alacak kurumların temsilcileri, bu mücadeleye kendini gerçekten adamış durumdalar. Sayın Bakanımızı önceki hafta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde misafir etme fırsatını bulduk. Teşrifleriyle, TOBB ve FAO işbirliğinde yürütülen “Küçük Ölçekli Çiftçilerin Risk Yönetimiyle” ilgili çalışmanın lansmanını yaptık.  Kendisi çiftçimizi tarlada ve merada olduğu gibi, masada da yalnız bırakmıyor.”

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen Gıdanı Koru Kampanyası gibi, İstanbul Ticaret Borsasının da, Türkiye’de 14 milyar doları aştığı tahmin edilen gıda israfını önlemek amacıyla ciddi çalışmalar yaptığını anlatan İSTİB Başkanı Ali Kopuz, “Gıda israfının engellenmesi için kamu spotları hazırladık, tüm paydaşlarla toplantılar yaptık, basın bültenleri yayınladık.  Ayrıca üniversite öğrencilerinin katılımıyla “Gıda İsrafını Engelleme Proje Yarışması” düzenledik ve dereceye giren gençlerimizi ödüllendirdik. Bakanlığımızın dev desteklerle artırmayı başardığı tarımsal üretimimizi heba eden gıda israfını engellemek için çaba gösterdik, gösteriyoruz” dedi.

Ali Kopuz, Güvenilir Ürün Platformu tarafından yapılan çalışmaların da bu anlamda karşılığını bulacağına inandığını belirterek, “Ürün güvenliği konusunda şu ana kadar çok önemli katkılar yapan Güvenilir Ürün Platformunun ortaya koyduğu bu değerli emeğin, ortak hedeflerimize hizmet ettiğini düşünüyorum. Bu zirve ve ödüllerin gıda güvenliği konusunda toplumsal farkındalık oluşmasına katkı yapacağına inanıyorum. Bu etkinlikte gıda profesyonellerinin ve önde gelen ülkelerin ticari ataşelerinin bir araya gelmesini de son derece önemsiyorum. Sözlerime burada son verirken, bu zirve ve ödül törenini düzenleyen Güvenilir Ürün Platformu başkanı Sayın Celal Toprak Bey’i ve ödül alacak kurumların temsilcilerini canı gönülden tebrik ediyorum. Tarımsal üretimin gelişmesi ve gıda güvenliğinin artması için çabalarının tanığı olduğum Sayın Bakanımız Vahit Kirişçi’ye de şükranlarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Kirişci, tören kapsamında Güvenilir Ürün Ödülleri ile destekçi firmalara ödüllerini verdi.

G20 sonrası 'Dünya 5'ten büyüktür' vurgusunu yineledi G20 sonrası 'Dünya 5'ten büyüktür' vurgusunu yineledi
Editör: TE Bilişim