Yazı başlığından da anlaşılacağı üzere iktidar ve muhalefet kavramlarını ele alacağım.İktidar olmak nedir? Muhalefet olmak/etmek nedir? İşte bu yazımızda bu sorulara cevap arayacağız.
İktidar demek, en basit tanımıyla yönetimi elinde bulundurma erki’dir denilebilir.Meşru olup olmamasına bakılmaksızın yönetimi elinde bulunduran güce iktidar deriz.İktidarın tüm bireyler ve topluluklar üzerinde hakimiyeti vardır.
Hükümet kavramı da hükmetmekten ve hakimiyet kavramlarından türemiştir.Parlementer sistemde iktidardaki bir parti genelde yasa çıkartabilmek için gerekli sayısal çoğunluğu elinde bulundurur.İktidar koalisyon birlikteliği şeklinde de tezahür edebilir.Demokratik sistemlerde iktidardaki parti yada partiler, diledikleri yasaların meclisten geçmesini, genellikle meclisteki sayısal üstünlükleri sayesinde temin edebilmektedirler.Yasa koyucu olan meclisteki çoğunluk, iktidardaki parti yada partilerin elinde olduğundan, yasanın uygulayıcısı da zaten iktidar/yürütme olduğundan, hem yasayı çıkartan hem de uygulayan yine iktidar/yürütme olmaktadır.Bu durumda iktidar, hem yasa koyucu hem de yasayı uygulayıcı bir pozisyona bürünmektedir.
Muhalefete gelecek olursak iki tür muhalefetten söz edebiliriz.Birinci tür muhalefet, değerleri ve dünya görüşleri doğrultusunda muhalefet etmektir ki bu tam da olması gerekene tekabül eder.İkinci tür muhalefet ise muhalefet etmek için muhalefet etmektir ki bu da bencilliğe ve dar görüşlü görev bilinci refleksine tekabül eder.
Muhalefet demokrasinin olmazsa olmazıdır.Ancak muhalefetin her zaman birinci şekilde yapılanı uygundur.Bu tür muhalefet, ülkenin yararınadır.Sırf muhalefet partisiyiz diye iktidarın her eylem ve işlemini tartışmaya açmak gereksiz vakit kaybıdır.Benim adım muhalefet partisi, o halde ben her şekilde muhalefet etmeliyim ki varlığımı idame ettireyim düşüncesinin kimseye, hele ki bu mantıkla muhalefet eden partiye hiçbir faydası olmaz.İktidarın, ortak aklın cevaz verdiği eylem ve işlemlerini dahi tartışmaya açmak, kendisine bile bir faydası olmasa bile belki o muhalefet partisini psikolojik anlamda tatmin eder ancak kamu vicdanda kıymet görmez.Önemli olan muhalefet ederken “ben muhalefetim” şeklinde dar kalıplı bir görev bilinci içerisinde hareket etmek değil, temsil olunan değerler doğrultusunda, muhalefet etmesi gerekene muhalefet etmektir.Muhalefet olmak demek sorumsuzca hareket etmek anlamına gelmez.İktidar, iktidar olma sorumluluğunu omuzlarında ne kadar taşıyorsa, muhalefet de muhalefet etme sorumluluğunu omuzlarında bir o kadar taşımalıdır.
Muhalefet etmek için de, muhalefet de olmak gerekmez.Uygulama da pek rastlanmamakla birlikte muhalif seslerin iktidar içerisinden de gelmesi mümkündür ve uygundur.Esasında bu husus iktidardaki partinin ve o ülkenin demokrasiyi ne kadar içselleştirdiğinin bir göstergesidir.
Gerek iktidar olmanın gerekse muhalefet olmanın birincil koşulunun “karşılıklı saygı” olduğunu düşünüyorum.Karşılıklı saygı, anlayış ve empati kurabilme istek ve yeteneği muhalefet ile iktidara ülkeye çok şey katabilme, hizmet sunabilme ve gelişme imkanı tanıyacaktır.Her ne olursa olsun, iktidar “ben iktidarım, yaparım” muhalefet ise “ben muhalefetim, o halde ne olsa muhalefet ederim” dememelidir.İktidar olmak demek iktidarın her istediğini yapabileceği anlamına gelmediği gibi, muhalefet kavramından da iktidarın her yaptığına karşı çıkmak anlamı çıkartılmamalıdır.İktidarlar ve muhalefetler bencilce hareket etmemeli, her şeyden önce ülkenin menfaatlerini gözetmelidirler.Halkın sesine ve ortak aklın kanaatlerine kulak vermelidirler.İktidar ve muhalefetin davranışları, bulundukları siyasi pozisyona göre değil, öncelikle ülkenin ve vatandaşların menfaatlerine göre şekillenmelidir.