Kiraz üretiminde dünya lideri olan Türkiye, 2021 yılında 189 milyon dolar döviz geliri elde etti. Türk kiraz ihracatçıları, Çin, Güney Kore ve Tayvan başta olmak üzere Uzakdoğu pazarına tekrar ihracat vizesi almak, Avrupa Birliği ve Rusya'ya ihracatta kâbus yaşamamak için 2022 yılını "Pestisitle Mücadele Yılı" ilan ettiler.
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, Kuzey Yarım Kürede kiraz hasadının ilk yapıldığı Kemalpaşa'da “Kiraz Üreticileri ve İhracatçıları ile Sektörel Değerlendirme Toplantısı”nı gerçekleştirdi.
Pandemi nedeniyle uzun bir aradan sonra üreticiler, ihracatçılar ve sektörün tüm paydaşlarıyla geçen hafta Aydın Sultanhisar’da çilek için bir araya geldiklerini anlatan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, geçen sezon Türkiye genelinde 70 bin ton kiraz ihracatı olduğunu, bu sene kiraz ihracatını hem miktar bazında artırmak istediklerini, hem de katma değeri yüksek yeni pazarlara ihracat yapmayı hedeflediklerini vurguladı.
Analizlerde pestisit tespit edildi
Tarım ürünlerinin ilaçlamasının doğru zamanda, doğru dozda, doğru alet ve ekipmanla, son ilaçlama ve hasat zamanı arasındaki süreye uygun, hedef organizmaya yönelik olarak yapılması gerektiğinin altını çizen Uçak, "Aksi takdirde yapılacak olan pestisit uygulamalarında hem insan ve çevre sağlığına zarar vermiş oluyoruz hem de ihracatımızda sorunlar yaşıyoruz. "Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz" projemiz kapsamında İzmir, Manisa, Aydın ve Afyonda yer alan 85 kiraz bahçesinden numuneler aldık. Maalesef, analiz sonuçlarında AVRUPA BİRLİĞİ’ne uyumsuz 5, TÜRK GIDA KODEKSİ’ne uyumsuz 13, RUSYA FEDERASYONU’na uyumsuz 13, MRL değeri tespit edildi. Bu konu hakkında üreticilerimizin daha hassas davranacağı ve kalıntı sorununu sıfıra indireceği konusunda inancımız tam" şeklinde konuştu.
Doğan: “İzmirli üretici Türkiye örnek oluyor”
İzmir'in hayvancılık, tarım ve ticaret alanlarında büyük bir potansiyele sahip olduğunun altını çizen İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, İzmirli üreticilerin çok büyük mesafe kat ettiklerini, İzmir'deki üreticilerin çok bilinçli olduğunu dile getirdi.
Üretim teknikleri ve tarımsal faaliyetlerin çok büyük değişim gösterdiğine işaret eden Vali Yardımcısı Doğan, "İzmir bu değişimde bayraktarlık yaptı. Türkiye'nin dört bir tarafından üreticiler İzmir'e bilgi almaya geliyor. Demek ki, İzmir'in bilgi birikiminin, insan kalitesinin çok yüksek olduğunu gösteriyor. Narenciye, süt üreticileri, çeşitli birlikler İzmir'e bilgi almaya geliyor. Eskiden ne üretirseniz ister tarımda, ister sanayide satardınız, şimdi satamıyorsunuz. Şimdi pazar ne isterse onu üretmek zorundasınız. Ürünleri en az maliyetle üreteceksiniz. Toprak ve suyu en yüksek verimde kullanacaksınız. Aynı zamanda küçük üretim alanlarından çok ürün alacaksınız ve ürünün kalitesi yüksek olacak. Bir de üründe kayba tahammülümüz yok. Eskiden ürünlerin yarısını sel alırdı, yarısı pazara giderdi. Şimdi artık her ürünün en az girdi maliyetiyle pazarın istediği şekilde hazırlayacak ve hızla pazara ulaştıracaksınız* alacaksınız pazarın istediği şekilde hızla pazara ulaştıracaksınız. İzmir bu konuda da öncülük yapıyor. Fire vermeden üretim yapacaksınız. Burada pazarlama çok önemli dünya globalleşti. Kanuni Sultan Süleyman'dan daha şanslıyız. Kanuni yaz meyvesini kışın yiyemezdi. Kış meyvesini yazın yiyemezdi. Bugün tüm dünya ile rekabet ediyoruz. Kaliteli üretim ve pazarlama çok önemli hale geldi" tespitinde bulundu.
Dilber: “Erken uyarı sistemleriyle üreticiyi yönlendiriyoruz”
Tarım ve Orman Bakanlığı Bitki Sağlığı ve Karantina Daire Başkanı Ersin Dilber, Türkiye'de pestisit kalıntısıyla ilgili faaliyetleri Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından yürütüldüğünü anlattı.
Pestisit kalıntısının pek çok üründe karşılarına çıktığını anlatan Dilber, örnek çiftçilerin kültürel mücadelelerini temel alan, kimyasal mücadeleyi en aza indiren çerçevede üreticilerei bilinçlendirmek için hareket ettiklerini, Türkiye'de 4,2 milyon dekar alanda taze meyve sebze üretiminde üreticilere doğru mücadele yöntemlerini anlattıklarını dile getirdi.
Ülkemizde 5-7 bin arasında üreticiye pestisitten ari ürün ürettikleriyle ilgili belgeler verdikleri bilgisini paylaşan Dilber, "Organik tarım, iyi tarım gibi pestisit kullanımına karşı mücadele destekleniyor. Pestisit kullanımını azaltmak için biyolojik ve biyoteknik mücadele konusunda destek veriyoruz. Biyolojik ve biyoteknik mücadele yapan çiftçilerimiz farklı şekillerde destekleniyor. Üreticilerimize doğru pestisitleri kullanmaları noktasında eğitimler veriyoruz. Üreticilerimizin reçeteli ilaç kullanmaları noktasında 33 üründe reçeteli kimyasal kullanmaları için çalışmaları sürdürüyoruz. İzmir İl Tarım ve Orman Müdürümüz 50 noktada kurduğu erken uyarı sistemleriyle en doğru ilaçlama zamanını tespit etmek amacıyla hareket ediyor. Zararlıların üretim alanlarında, ürünlere zarar vermeden Müdürlüğümüz tarafından yapılan uyarılara dikkat ederseniz optimum fayda sağlarsınız. Kiraz üreticisi karnesi iyi olan bir üretici grubu. En az pestisit çıkan ürünlerden biri kiraz ürünü oldu" dedi.
Bahçe; “Bitki koruma ürünlerini bakanlık onaylı bayilerden alın”
Bitki koruma ürünlerinin tarımda kullanılmazsa ciddi verim kaybı, kullanılırsa kalıntı problemi riski barındırdığına değinen Tarım ve Orman Bakanlığı Bitki Koruma Ürünleri Daire Başkan Vekili Ümit Uğur Bahçe, ruhsatlandırma yaparken çevreye ve insan sağlığına etkisi çok az olan veya hiç olmayan, güvenli kullanıldığı zaman herhangi bir problem olmayacak bitki koruma ürünlerini ruhsatlandırdıklarını anlattı.
“AB ve G8 ülkeleri tarafından ruhsatlandırılan ürünleri ruhsatlandırıyoruz” diye konuşan Bahçe, “Piyasaya arzını yaparken de üreticilerin güvenli ürün arzı yapabilmesi açısından Bakanlıkça onaylı bayiler ve toptancılar aracılığıyla satışını yaptırıyoruz. Siz eğer bakanlıkça onaylı bayilerden bitki koruma ürünlerini alırsanız gönül rahatlığıyla satın alabilirsiniz. Bitki koruma ürünleri takip sistemi kurduk. İthalatçısından başlamak üzere, üreticilere gelene kadar karekod ile takip ediyoruz. Söz konusu sistemin daha iyi çalışması için çalışmalarımız devam ediyor. Burada Bakanlığın, toptancıların, bayilerin, üreticilerin sorumlulukları var. Üreticilere düşen, sizlerde aldığınız ürünün üzerinde karekod var mı, etiket okunabiliyor mu, bu ürünün etiket bilgileri üstünde mevcut mu, aldığınız bayi yetkili bayi midir diye kontrol etmeleri gerekmektedir. Alışveriş yaptığınız faturaları saklayınız. Geri dönük işlem yapıldığı zaman sizin ispatınız elinizdeki fatura olacak. Bitki koruma ürünlerini yetkili bayilerden alın. Uygulama yaparken tavsiye edilen doza dikkat edin. Uygulamanız gereken zamana bakın. Bunlara dikkat ettiğiniz zaman çevre ve insan sağlığına zararının olmayacağını biliyoruz” dedi.
Mustafa Özen: “Kiraz bahçelerinde kaçak yapılaşma tehdit”
İzmir’in 90 bin tona yakın kiraz üretimiyle Türkiye'de birinci olduğunu aktaran İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, Kemalpaşa'nın yıllık 60 bin ton kiraz üretimiyle ilk sırada yer aldığını vurguladı.
Kuzey Yarım Küre'de ilk kiraz hasadının Kemalpaşa’da yapıldığı bilgisini paylaşan Özen sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçen sene hasat öncesi yaptığım 90 numune çalışmasının hiçbirinde sorun çıkmadı bu güzel bir şey. Ancak, kiraz bahçelerinin içinde günden güne kaçak yapıların sayısının artması kötü bir şey. Bu dikkat etmemiz gereken bir husus. Kemalpaşa'da herkesin üzerine düşen görev kiraz bahçelerimizi kaybetmeyelim, üreticilerimizin ürettikleri ürünlerin fiyatını da ihracatta hak ettiği değerden verelim. Eğer üretimi sürdüreceksek Türkiye'de kiraz üretiminde birinci olarak kalmaya devam edeceksek, üreticilerimiz sayesinde kalacağız. Kiraz bahçeleri içinde artan kaçak yapılarla mücadele etmenizi istiyorum. Kirazın sağlıklı olması için projeler yapıyoruz, eğitimler veriyoruz. 2021 yılında kiraz üreticilerine 1 milyon 750 bin TL destek verdik. Devlet olarak, üretici olarak, ihracatçı olarak birlikteliği sağlarsak başarı gelir.”
Murat Çarkcı: “Kemalpaşa’dan 15 ülkeye kiraz ihraç edildi”
İzmir Zirai Karantina Müdürü Murat Çarkcı, ithalat ve ihracatta bitki sağlığı kontrollerini yaptıklarını, herhangi bir hastalık, zararlı var mı onların kontrolünü sağladıklarını dile getirdi. Her ülkenin taleplerinin farklılıklar gösterdiğini buna göre analizler yaptıklarını kaydeden Çarkcı, 2021 yılında Kemalpaşa'dan Kanada'dan Malezya'ya 14-15 ülkeye kiraz ihraç edildiğini, ihraç pazarlarında kalıcı olabilmek için pestisit bakımından kalıntı olmaması gerektiğinin altını çizdi.
Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Bülent Oray, Kemalpaşa kirazının katma değerli olması için kiraz işleme, kurutma tesisi kurulması gerektiğine vurgu yaparken, *kaliteli ve pazarın isteğine uygun kiraz yetiştirilmesi konusunda üreticilere her anlamda destek olmaya devam ettiklerini belirtti.*Kemalpaşa Belediye Başkanı Rıdvan Karakayalı, Kemalpaşa Aşağı Kızılca'da 32 dönümlük alanda meyve işleme, kurutma, boylama tesisi kurmak için Haziran ayında tesisin temelini atacaklarını, Bağyurdu'nda kiraz borsası kurulacağını vurguladı.
Kemalpaşa Kiraz Üreticiler ve İhracatçılar ile Sektörel Değerlendirme Toplantısı'na CHPİzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Kemalpaşa Kaymakamı Musa Sarı, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Balık, Yönetim Kurulu Üyeleri Vural Güleç ve Mehmet Kırıcı, tarımsal kooperatif ve bitki koruma ürünleri bayi temsilcileri de katıldı.